Sattılar Bizi
Hayatımıza oyun tezgahladılar
Ekmeğimizle oynadılar İşimizi kaybettik Sıka sıka sabırdan dişimizi kaybettik Etrafımızdaki çürük elmalar sattılar bizi Doğru yolda yürüyemedik Yolumuzu kesip tuttular bizi Oysa biz doğru yolda yürüyendik Herkese inanıp güvendik Acıya tatlıya gülendik Şimdi sefalete belendik Alıp al aşağı ettiler bizi Saniye saniye ensemizde alçaklar Beyefendi ve yaverleri üttüler bizi Satılmayan kim kaldı bilmiyoruz Bunlara katılmayan kim kaldı bilmiyoruz Alçaklığa atılmayan kim kaldı bilmiyoruz Yolları tutulmayan kim kaldı bilmiyoruz Alıp bir kenara attılar bizi Yolda yalnız da yürünmez düşüncesindeyiz, bilincindeyiz Yalnızlar kervanına kattılar bizi Yakuphan Kılınç |
Ne bir ameleyim taşçılığım var
Ne restaurantta aşçılığım var
Ben işsiz garsonum, işçiliğim var
Yirmibeşbin Lira'mı ver ey hırsız
Bataklığa giderim yok balata
Bir öğün görmedi evim salata
Ne olursun bağla beni halata
Yirmibeşbin Lira'mı ver ey hırsız
Mektubumu yazdım sana ekleyip
Oturdum günlerce cevap bekleyip
Kandırdın her defa beni kekleyip
Yirmibeşbin Lira'mı ver ey hırsız
Yakuphan Kılınç