Yüz yirmi
Dumanlımı
ne yine başım Gözlerim renkleri unuttu Duvarlarmı eski yoksa binamı bunak Huzuru kaçmış hanesi ruhumun El yordamıyla seçerken yolu Titrek ürkek sesi ayaklarımın Taşımaya zorlanırken gövdesini Hayatın Dumanlımı yine başım Seçemiyor doğruyu eğriyi Niye hep takılı kalıyor Bir noktaya sabit Düşünmekten uzak Kemiriyor duvarını kalbimin Rutubetler Nemli ve küflü demekki O yüzden gözyaşlarım Dökülüyor gözümden Yanagımda hüzünlerin oluşturduğu Çizgiler Rasgele sürülmüş tarlalar gibi Hasatsız boş karmaşık İzleri kayboldu duygularımın Belli belirsiz bir süre Yorgunudur mevsimin Solmuş duygular Rüzgara Karışıp kayboldular |