şayet eğer...
"şayet eğer..."
meheşti’nin şarkısı bu düzenle giriş eylemişti, teypte. rica etmiştim, dedemin eski ahbabının torunuymuş oğlan. masama yeni rakımı değil mi; kavunnan, morofka beyaz peyniri ve harziyan kaşarı, doğram doğram limelemiş servis yaptı. "kunzut suyu buzdolaptan getir!" Alla’sen def et şaşal- maşal pet şişeyi: istemiyorum. pınarımız, bizim bulaklarımızın; soğuk olsun! kura restoran’ın caddeye nazır pencere yalına: camdan seyrediyorum: gece yolcuları... yabancılar değilmiş onlar. kendilerini gördüm... "double walker" budapeşte akşamlarına mı has? ardahan gecelerin niye olmasınmış? garson çağırmağa aşağı yola inmiş... tanıdıklarmış; yığılmış’lar: "bizim köylüler!" nazım hikmet’in... şiirinden. kadeh elinde; dizeleri mealen okuyordu adamcağız. alkolün tesiriylen hem: " rastladım ondokuz yaşıma, o beni tanıdı, ben de... onu. elimi uzattım... uzattı elini... ellerimiz saramadık... aramızda seneler vardı." y.yılmaz 960toki çanakkale 02-07-2020 |