Birde varmışım say
Ağzım dilim konuşmaz oldu
kendini lâl sanıyor Kulaklarım kan irin Duyduğunu inkar ediyor Şimdi size birde gözlerimi anlatsam Nasıl bir cenderece bilseniz Sadece âmâ değil! Gece gündüz tavukkarası rolünü oynuyor Görüyorum, duyuyorum, biliyorum Demiyor, küfeme yüklüyorum dertleri Boş kalan yerlere tıkıyorum ölesiye Kimse sahiplenmesin, vermemm Nasılsa ben; en büyük enayi. Aklım! Aklım takılı kaldığı yerde hala Mıh ile çakılı Beynime zuhur eden anıları bohçalıyor Sonra bir el, adı lehv i mahfuz’da yazılı Beni yerle bir ediyor, afallıyorum, Ordan oraya paçavra gibi fırlatıyor Sadece susuyorum. Istesem ihtilal çıkarırım, ama! Hiç bir şeye yok mecalim Yorgunum, üstelik çok yanlız Birde Merdümgiriz anlara bir hayli meyiliyim Sebebi bende saklı, ehl-i dilde yeminleyim. Diyorum! Reva’ya reva yakışır E be kadersizim Bunca hezimet niye bu cana eziyet?... Zülfü Canan |