Sobelerdi Gökyüzünde Bizi Ay
Bitmek bilmeyen
Damlarında buzulların asıldığı Çocukluğumuzda kılıç oynayıp Kızaklarla soğuğuna aldırmadan Saatlerce neşeyle kaydığımız Kış aylarının ardından Yaz aylarını nasılda iple çekerdik Bir başka olurdu buluşmalarımız Kan kırmızı yamaçlarında Lale sümbül çiğdemlerin Rüzgârın akordunda ıslıklarla Nasılda neşeyle şarkısını dinlerdik Boz kargaların ürkütücü seslerine Yükseklerden Kartal sesleri eşlik ederken El ele tutuşup koyun beklediğimiz Kekik kokan mor dağların eteklerinde Hani bazen gündüzden sözleşip Gecenin leylim vaktinde Kurdun kuşun uyuduğu kör saatler vardı Dediğimiz yerde buluşmalarımız Bütün tehlikelere meydan okuyan Genç bıçkın delikanlılığımız Perileri bile kıskandıran çeviklikle Gümüşi derelerinde yıkandığımız Kaç kez bulutların ardından Sobelerdi gökyüzünden bizi ay Saklambaç oynayan çocuklar gibi Suların serinliğini nasılda ısıtırdı Tutkuyla sevişen genç bedenlerimiz 2020 |