ToprakBir melek süzülüp inerek yere Arzın toprağından bir avuç aldı Öyle verilmişti emir kendine sonra dönüp vardı Yüce Rabbine Yoğurulup o toprak girdi biçime Böylece şekil aldı ilk insan Ruhundan üfürüp Sonra içine Esrara gark etti Onu yaratan Adem di Böylece ortaya çıkan Adem di Adem bir peygamberdi Ama Rabb’im sevgisi peygamberlikte Ondan hem üstündü hem de evveldi Yalnız Adem değil yüz bin peygamber Üst üste Nur olan iç içe Sedef Onun varlığına müjdeciydiler Rabbim birliğinden sonra ancak Hepsi ile naklolan en yüce haber Bu ilk yaratılışta hilkatin sırrı Aksetti toprağa içine aktı Kıyamete kadar onu böylece Bütün canlılara gebe bıraktı Gergefte bir nakış üzeri şimdi Her mevsim başka bir şekle girmede Rengarenk çiçekler bir hasbahçe’de Hep aynı toprağı emiyorsa da Bambaşka şekilde renkte kokuda Sonra çiçek gibi renkli böcekler Tül tül kanatlarla renkli kelebekler Nihayet toprağın yeşil örtüsü Pek ince hilkatin Sırrı örtüsü Topraktan toprağa bir akış hayat Bir halden bir hale gelişi onun Fakat mübarek ayakları O nur üstünde Nur’un Ta kabilden bu yana sayısız günahların Ayağıyla çiğnenmiş kirlenmiş şu çamurun Üstünde mi dolaştı yaşadı sanıyorsun İnanma 1400 yıl geçti diye aradan Peri masallarının şehrayiyini Aşan Muhteşem Serencamı Tül bulutlar üstünde uçuşarak yaşadı Bir Bulut’tan başka bir Bulut’a kona kona Bu şeref yeter ona, bu şeref yeter ona Üstad Mısıroğlu’nu rahmetle anıyorum |
Çok guzel yazılmış yüreğine sağlık