ISIT BENİŞiirin hikayesini görmek için tıklayın 1980’li yıllar. Elazığ, Bakırköy ve yurt dışında üç tane “KAFAYI YEMİŞ” raporu olan bir genci yakalarlar. Genç çok korkar. “Beni dövmeyin, ne isterseniz yaparım” diye yalvarır. 10 kişisi kendi öz akrabası olmak üzere 100 kişiyi suçlayacak ifade yazarlar. Gence imzalatırlar. Bir gün lazım olur diye, bir kenara bırakırlar.
6 ay sonra, Adıyaman sıkıyönetim komutanı, tesadüfen bu ifadeleri görür. Kesin emir verir: -“Bir hafta içinde bunların hepsini toplayın.” İfadeyi alan polisler, “bu ifadenin temeli yoktur, biz uydurduk” Demezler, diyemezler. Bir ilçenin 10 seneden fazla birbirini görmeyen gençlerini, ayrı ayrı illerden toplayarak, Adıyaman’da işkence hane olarak kullanılan “PİRİNPALAS” denilen YİBO’DA toplarlar. YİBO’nun bodrumundaki odalar hücre haline getirilmişti. Beni Şubat ayında içeri aldılar. Yerlerde kar vardı. Adıyaman’ın ayazı jilet gibi kesiyordu. Hücrede kalorifer vardı. Yakılmıyordu. Soba yoktu. Su damlatan kaloriferin peteğinin altına yoğurt kovası koymuştum. Verilen eski yatağın altına su gitmemesi gerekiyordu. Yukarı katlar işkence yapılan yerlerdi. İşkencenin her yöntemi bedenimde denendi. Adıyaman’da faili meçhul ne kadar cinayet, olay varsa kabul ettirmeye çalışıyorlardı. İşkenceye dayanmayan bir kişi Adıyaman yöresinde işlenen bütün cinayetleri kabul etmişti. Yurt dışına hiç gitmediği halde İtalyan başbakanı Aldo Moro cinayetini, Amerikan başkanı Kennedy cinayetlerini de kabul ettiğini ifadesine eklemişti. Hâkim mahkemede sanığa sormuştu: — Hiç yurt dışına çıktın mı? Sanık: — Hayır efendim. Hâkim: — Yurt dışına çıkmadan başkanı, başbakanı nasıl öldürdün? Sanık şu cevabı verir: — Benim gördüğüm işkenceyi görseydin anneni, babanı, peygamberi hatta Allah’ı bile öldürdüğünü kabul ederdin. İlk mahkemede hâkim onlarca cinayeti kabul etmiş sanığı tahliye eder. Sanık gerçekten suçsuzdur. Bu şiir üç raporlu delinin ifadesiyle 24 gün yattığım Pirin palas’ta yazılmıştır. O günlerin bir daha geri gelmemesi dileğiyle… Penceremden giren güneş, Isıt beni ısıt beni… Hücrem beton yok bir ateş, Isıt beni ısıt beni… Dondu kemik et iliğim, Gitti sesim hem soluğum, Belli değil hiç varlığım, Isıt beni ısıt beni… Kış mevsimi azdı ayaz, Kardan yerler beyaz beyaz, Güneş baba biraz biraz, Isıt beni ısıt beni… İçim buruk yaktı közün, Yok değeri hiçbir sözün, Bin güzelden tatlı gözün, Isıt beni ısıt beni… Cantekin der; bu ne iştir? Dört bir yanım duvar taştır, Güneş iyi arkadaştır, Isıt beni ısıt beni… BURAM BURAM ÖZLEMSİN KÂHTA’M Kitabımın elden geçirilen şiirlerinden. |
Kıymetli Şairimiz.
Evvelâ Yüce Rabbim Ağız dadıyla nice Bayramlara
Çoluk cocuğumuz eşimiz dostumuzla
yine eskisi gibi kavuşturmayı nasip eylesin.
Herkesin doyduğu
Herkesin güldüğü
Herkesin bölüştüğü gün
"BAYRAMLAR BAYRAM OLUR."
Kalemine Yüreğine sağlık diyor,
Selâm ve Duâ ile.Sevgiler yolluyorum.