KIY/A/MET/İM
Benim ona verebileceğim
Çok şey vardı aslında... Çocukluğumdan miras Sol yanım hep kan/ar/dı... Soruyorum sana hayat; Her veda eden gitmiş, Yaşanmadan üstelik Bitmiş sayılır mı? Hani; "İnsan, Anladığı ve anlaşıldığı İnsanda çiçek açar" dı? ’ya......, Bütün ağaçlar kuş açacaktı Oysa...! Ben se Rengarenk çiçeğe durup Taptaze bir sürgün, İkinci bir bahar sentezleyecektim senden...! Neden gittin benden Neden? O "sessiz ses" anlatsın beni şimdi Sana, Dinle: 《Yoksulluğun Gizli kasasında ki O en büyük servetimi, Yâni, Şeffaf Naif Ve kırılğan yüreğimi Bir an bile tereddüt etmeden Söküp göğüs kafesimden Bırakmıştım o öpülesi ellerine... Yanın da Ya çok kıy/m/etim olacağını, Ya da Kıy/a/metim olacağını Bile bile... Teslimiyetli ve gönüllü Kendim düştüm "Terkeden sen"in Nar’ına... Oysa Aşmadık mı en başında; Zor denklemin Kanamalı Kanrevan kırmızı sesini, "Önemsiz" saydığın Çelişkilerini? Vakit; "Ben gibi sevme" vaktiydi... Bu yüzden Susturdum Boğdum Mantığın o bet sesini Ve de kırdım Uyuşmaz zamanların Hain çarkını İmkansızlıkları da Zerrelerine kadar ufaltıp Gururu ve "Olmaz"ı içine katıp Cam bir değirmen de öğüterek, Üstelik Hiç bir sinsi aceleye Ve de ketenpereye getirmeyerek Sabırla yoğurup Şevkatle demleyerek Cömertçe Mertçe sundum sana İç dedim, iç İster şifa’i çay demine İster kahveyi sef’a niyetine Yeter ki Sen yalnızca Sev beni dedim, Sev beni sevgince Elinden geldiğince... İnan Sudan bile ucuzdu yav Masum beklentim Sevilmek niyetine, Hepi topu Bir yudum aşk maliyetine... O tuttu En ucuzundan Gitmeyi tercih etti Bırakarak ardında hâyâlini Vefasızlık suretin de... Üstüne üstlük Nasıl da kapıldı, Unutacağımı sanma gafletine... Gitti işte Ardında bir enkaz bırakarak Bir meçhûl’ü bedavaya En kolay yol niyetine... Gittiğin o yakın uzaklardan ünle Haydi söyle şimdi sevdiğim: SÖYLE, YOKMUSUN YANİ; Çırılçıplak soyunca ÜMİTLERİMİ BENDEN, "AYRILABİLDİM Mİ" "Senden???...》 28:Nisan/03:MAYIS:2020 |