Son Gülüş
SON GÜLÜŞ
dinmiyor rüzgar dinmiyor gözde-yaş toprak aç susuz ve çıplak ağırdan alıyor zaman sanki usulca akıyor parmak arasından kül renginde her gecenin sabahında gün ağarmadan toprak dam üstü ağaçtan ucu dışarıda tık tık tık Pepuk-mudur yoksa-serçe ağaçkakan-mı bilinmez tık tık tık bir uçurum kıyısında bir ceylan gezinir avcı tetikte gözleri-artı-kıl parmaklar titremez vın-vın-vın kan acı ve sevinç Habil’den kalma su akar yatağında erişmek ister denize hangi dağın gölgesi düşer ırmak kıyısına ve Zilan kırmızı Dicle sakin Fır-hat asi sakınır kavuşmadır Şattül-arab Basra zerresinde kum Um-man umudun kapısı sakin bekler ay-şavkını bir derin yarılma arzın göbeğinde yalanın örgütlendiği yerde bir sal derme-çatma yaklaşır kıyısına güler geçer mavnaların aydınlığında son gülüş ilk gülüşten acıdır son gülüş ilk gülüşten acıdır.... 5 nisan 2020 akarca |