NASIL MİNNETTAR OLAMAZAltın sarısı saçlarıyla, Masmavi gökyüzü gözlü adam. Bir ömrü adamış millete. Cepheden cepheye... Trablusgarptan Kocatepeye... Bir donanma demir atar osmanlının kalbine. Koşar saygıyla karşılar birileri. Yıllardır biriktirmişler kinleri. Sokaklar it dolu boşaltmışlar inleri. Hem dinleri farklı, hemde dilleri... Manda ve himaye etsin bizi ingiliz dediler. Ne farkederki onlar için dalgalansa Cennet yurdumda hilalin yanında haç.. Nasıl bir ruh nasıl bir köhneleşmiş inanç. İstanbul ölmüş, istanbulda kol gezer hınç. Bir gemi kalktı gecenin bir yarısı limanda . Fırtınalarda boğuşarak doğdu Samsun’da Yüreğinde iman, arkasında yazılmış ferman. Anadolu ağlıyor, ovalarda sis, dağlarda duman. Bir güneş süzüldü göründü bulutların ardından. Yol uzun, iş zor meşaketli hemde diken dolu. Esaret nasıl yakışırdı ki kahraman Türk’e.. Hedef belli Ya istiklal! Ya Ölüm yolun sonu. Hangi çılgın zincir vurabilirdi bu millete. Yürüdü, yürük ardından koşarak ölüme. Ve Doluz Eylülde girdik ya İzmir’e.. Masmavi gökyüzü daha parlaktı bugün. Ama bitmemişti nedense Ata’daki hüzün. Bahar da müjdeledi bitmişti milletin esareti 23 Nisanda atılan temeliydi Cumhuriyetin Garip Şenol derki minnettarım ben Atama Türksen nasıl minnettarolmazsın ki Milyonlar şehit, yüzbinler olmuşken gazi. Unutmak, inkar ancak mezalimin hainin işi. Atadan emanet her Türk’’e Aziz Cumhuriyet 21.04.2020 |