Yazıyorum SeniYazıyorken hayatımı ... bazen hüzünlü, bazen komik,bazende olabildiğince suskun... henüz hiç bir oyun bile kazanmadan... kumbaramda birikmiş umutlarım... içinde acı, yanlızlık dolu, kaldırıma atılmış bir gazete sayfası yada her bir sayfamın çevrilişindeki şefkate ve hoyratlığa aldırmadan ... Yazıyorken hayatımı... tamda orta yerinde sen geldin... hoş geldin.. Yazılma sırası sana gelmişti... nasılda yazmıştım bu zamana kadar hayatımı... onca yaşanmışlık nasılda kayboldu ... silindi... seninle .. İlk adınla başladım seni yazmaya ... soyadını hiç yazamamıştım... Sonra o çilek dudaklarından çıkan sesini yazdım ... kasırgalar yaratan... Ellerin ... hep güzel dokunurdu.. her dokunuşda yeni sevdalar veya silinmeyecek bir tarih yazardı tenime... Ya o bütün karanlıkları içine hapsetmiş ... tüm renklerin güzelliğiyle bakan ... bıçak keskinliğinde dev gözlerin... Artık benden bişeyler yazılmıyordu... benim hayatıma ... kuş uçumu hızıyla her an biraz daha karışıyordun can suyuma... arı çalışkanlığında hak etmediğim, bilmediğim çelişkiler, yalanlar, korkular getiriyordun bana ... ben yoktum.. Hayatımın herhangi bir yeri hiç bu kadar karanlık olmamış ... hiç böyle yazmamıştı beyazıma kalemin siyahlığı... Kendimi suçlarken her dakika.. geri çevirip sayfalarımı yaşarım seni ... zirvedeki gülüşleri... yeniden gelesi günleri... Hala çalışıyorken arılar... Hala seni yazıyorken hayatım... olurda bu feleğin azgın sularında .. yeni bir köprüde tüm haşmetinle dikilirsen karşıma... Bilesin ki... seni sensiz yaşamaya alışan ben... isyanla başımı eğip ağlamayacağım... vurmayacağım kapılara duvarlara... seni dilenmeyeceğim... Ve... Akıp gidiyorken son sayfalara... İnanıyorum ki Gün gelir yazılma sırası bana gelir... benim belkide... senin sayfalarına .. Serdar Çiçek |