ŞÜKREYLE
Sızlanıp durma öyle bahtım gülmedi diye
Dikeninden çekinen gülü koklar mı gönlüm ? Boşuna üzülürsün çilem dolmadı diye Düşecek yaprak dalda bir an bekler mi gönlüm ? Yandıkça pişeceksin, aşk ateşi közlüdür Senin kör zannettiğin belki gönül gözlüdür Unutma ; hazineler virânede gizlidir Yaradan’ını bilen akıl tekler mi gönlüm ? Aşk insanın nüvesi, sevgiden bıkılır mı ? Şu ibretlik âleme nefretle bakılır mı ? Pireye kahrederek hiç yorgan yakılır mı ? Başkasının günâhı seni aklar mı gönlüm ? Kötülüğe kötülük acizlerin işidir Kin peşinde koşanlar firavun’un eşidir Eyübü düşünsene, sanki sabır taşıdır Gönül ehli olmayan sırrın saklar mı gönlüm ? Tereddüt etme asla aşkın gücünden yana Yunus gibi âlemi şığdır şuncacık cana Kimleri almamış ki dergâhına Mevlânâ Bataklığın suları, insan paklar mı gönlüm ? Yüreğine saplanan çalıları lâle et Ağla, gözünde yaşı kendine nevâle et Hoş gör yaradılanı, Rabbine havale et Dünya ebedi olsa, ölüm yoklar mı gönlüm ? Sevilip sevmek varken, gözleri kan bürüyor Ağır bir imtihan bu, zulüm hüküm sürüyor Şükreyle ! Mevla’m derdi sevdiğine veriyor Taşınmayacak yükü sana yükler mi gönlüm ? |