Yetiş
Yanımda olmadın kötü günümde
Çileli yaşadım bugün, dünümde Gün geçtikçe artar oldu ünümde Bâri eller adam sayınca yetiş Bitsin bu hasretlik; gurbet, bu çile El ele olalım, aşk düşsün dile İlkbahar ayları çiçekler ile Aç kurt, kuş, böcekler doyunca yetiş Ne vardı gidecek? Cahillik ettin El sözüne uyup beni terkettin Kendini ve beni böyle mahvettin Azrail canıma kıyınca yetiş Not: Hayal ürünüdür. Yakuphan Kılınç |
Hasretlik canıma yetti faş oldu
Zannetmeyin gönlüm katı, taş oldu
Sonbahar da geçti mevsim kış oldu
Kardeşim beraber köye gidelim
Kuş öter, ağaçlar verecek filiz
Bir ay sonra taze çağlalar yeriz
Hem sohbet ederiz, hemde güleriz
Yaylaya ağalım çaya gidelim
Nedir bu ayrılık? Birlik olalım
Fitneyi fesatı gelin kovalım
Şu sabah güneşi gibi doğalım
El ele verelim ay'a gidelim
İmzalar atılır bak masalarda
Güzelliğin suçu yok yasalarda
Yaşanmıyor ayrı, dert tasalarda
Gel düğünümüze toya gidelim
Herkes çalışıyor bak harıl harıl
Meltemler esiyor bak gürül gürül
Dereler çağlıyor bak şırıl şırıl
Elimizde bakraç suya gidelim
Bırak nadanlığı bırak kardeşim
Çöle döndü toprak kurak kardeşim
Kara toprak en son durak kardeşim
İnat etme, güzel huya gidelim
Yakuphan Kılınç