CEHENNEMİNDE PİŞME...
CEHENNEMİNDE PİŞME...
Bir baht ki sonunda yolcuyu, koya yarıda, Sevdanın peşinde boşuna didinip,koşma, Gel güzeli sevme,olma çirkinlerin yâr’ı da, Başkasının kaderine ortak olup da,şaşma... El sürdüğünde güle,denk gelirse dikenler, Ömür törpüsü gibi,maşukundan çekenler, Kısacık hayat için,talihsizliğe dert ekenler, Kendi dermansız iken,elin derdine düşme... Yaşamanın kıyısında,taht kurup oturanlar, Geçmişi yâd ederek, bir türkü tutturanlar, Gerçeğini saklayarak,yalanları yutturanlar, Nasır bağlamış olan,kabuklu yarayı deşme... Bir bahçeye girer isen,gel dağıtma,lalezarı, Tarumar eyleme sakın,yıkma bahçeyi,barı, Hazan mevsimi deyip,özler isen sonbaharı, Zemheri aylarında,aramayasın pınar,çeşme... Kul olma kul olana,sırtından eksilemez yük, Her derdi kaldıramaz,sanma cüssesi büyük, Dil uzun akılda kem,kendini bilmiyor hödük, Özünde cevher yoksa,boşa toprağını eşme... Şeyhim;Derki anlarsın halimden,Bey Baba, Kuyunun suyu yoksa,boşunadır emek,çaba, Ömür hiç,beşer ölümlü,çekilir elbet hesaba, Sonu boş yaşam için,Cehenneminde pişme... Nurettin GÜLBEY Saat : 22:28 15.01.2020 Yalova |