Hani...
Havadan, sudan, aldığın nemden
Dimdik bedenin; gençliğin hani? Kaldı mı yükseğe astığın takvimden Sırtını yasladığın; güvencin hani. Türlü sebeper vardır önünü kesen Ne eziyetler vardır ömrünü bitiren Yeniden bulamaz bir kez kaybeden Onca yıl umarak eline ne geçti hani. Herkezin dünyası kendinde başlar Bu yolllar, şu yolcular, nereye kadar Gün ve gün erken inerken akşamlar Toprağa karışandan ne kaldı hani. O mutlu günler, unutulmaz neşeler Bir mateme bürününce o gülüşler Hazana döner sinende ki özlemler Son deminde kaderin kokusu hani... Mustafa Yaman 06 ocak 2020 |