BİR MASALDI ÇOCUKLUĞUMYarın sabah anam erkenden kalkacak Orta mahallenin ortasında fırın yakacak Birkaç kete, üç tahta ekmek, bir tahta cat… Dedim, ana ne olur biraz da yapsan pat Yapamam evladım, bilmez misin işim çok Hem gözün mü kör, ambarda mısır da yok Yarın gide gele fırının yolları aşınacak Namazdan sonra iki kucak odun taşınacak Fazim eminin ambar işi birkaç gün daha sürecek Yağmur yağmazsa eğer babam çatıyı da kuracak Bir kuzuya anlaşmışlar, kuzu sütten kesilince Sanırım güze doğru güneş günden eksilince Bana, sen gelme, dedi. Fazim emin kızıyor Dün söyledi, senin yaramaz çatıları eziyor Kim görmüş vallahi de billahi de yalan Ben nasıl çıkayım çatıya, baba bari sen inan! Sus, yemin etme çarpılırsın boş yere Gözüyle görmüş adam zıplamışsın kaç kere Gördün mü akşam akşam düştüm kendi derdime Oradan ekmek çıkmaz, iş bulmam lazım kendime Koca bir gün, boş avare dolaşmakla akşam olmaz Derenin önüne taş dizsem bir haftaya su dolmaz Babamın parçaladığı arabayı yeniden tamir etsem Tası tarağı toplayıp kuşluk vakti ormana mı gitsem Derenin kıyısından geçer, çifte pınarda su içerim Kök, dal, kütük, çalı-çırpı kuruyu yaştan seçerim Güneş çamlardan sızar, kozalaklar koç koyun Bana göre iş mi yok, alın size bir oyun… Dedemin sesine eşlik etti, tahtaya vurduğu sopası Bacadan sesi indi, sen daha uyumadın mı eşek sıpası Dedem birkaç gündür gemileri tamamen yakmış Gözlüğün camını kırdım diye kafayı bana takmış Ne olmuş yani camdan mercek yaptıysam Güneşi küçülterek bir de ateş yaktıysam Neymiş efendim bu yaşta olmuş tepegöz Böyle torun mu olurmuş, hem de özbeöz Kabahatler sayılmadan Anam düşüp bayılmadan Çektim yorganı başıma Bir kuş girdi düşüme Kafdağı’ndan aşırdı Sonra yolu şaşırdı Kışkışladım kuş gitti Bu masal burda bitti. |
Kabahatler sayılmadan
Anam düşüp bayılmadan
Çektim yorganı başıma
Bir kuş girdi düşüme
Kafdağı’ndan aşırdı
Sonra yolu şaşırdı
Kışkışladım kuş gitti
Bu masal burda bitti.
Bu güzel şiiri beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şairimi Kutluyorum...