ORMAN PERİSİ

Duman çöküyor yüksek dağlara
Sisli sabahlarda özlüyorum seni
Bir kız iniyor dere tepe
Bayır aşağı hayâl meyâl
Belki de bir orman perisi;
Islak gazellere basarken
Yalpalanıyorsun her adımda
Düşlerimde yitiriyorum seni...

Güzelliğin sözcüklere sığmaz
Gönül dağlarını yurt tutan
Bir yavru ceylan gibisin;
Anlaşılmaz bu nasıl sevgi
Tek bir sözcük, aşk bu
Gizemi olanca hasretin,
Aşk bir masal, boş bir dünya gerisi...

Güneş açıyor birden
Karadeniz dağlarında sonbahar
Gök maviye kesiyor, yaprak yaprak
Ebemkuşağınca rengârenk
Suların aynasına düşüyor dallar
Göller bir derin bir serin
Bir sazlı bir nazlı
Gözlerin, yüzün, ellerin...

Ve sulusepken
Ağlamak düşer aşıklara
Bendini aşar bir taşkın
Bir heyelân; dağlar göçer
Boğazımda düğümlenir set gölleri;
Gülü, göle döner aşkın...

Şaban AKTAŞ
17. 11.2019 - 10.06
BOLU



DALLAR

Anlar isen haldan
Yılda dört mevsim geçer daldan
Gün, ay, yıl döner fakat
Ömür yalnız dört mevsim
Karbeyaz kış; tüm sayfaları kapat!

İlkbahar, yaz, sonbahar derken
Sarı yapraklar da düştü
Dallar çırılçıplak;
Bir aşkın bitişine benziyor
Yalnızlık, üşümüşlük sırılsıklam...

Sevdiğinin gözlerini unutma sakın
Odur sana yaşam veren
Kâlp güneşe ne kadar yakın
Sıcaklığı da o kadar aşkın
Solmayan gül gönülde yediveren...

Şaban AKTAŞ
18.11.2019 - 21.33


HEYELÂN GÖLLERİ

Yüzüne bakmadan doğmuyor güneş
Sensiz sabahların tadı olmuyor
Dünüm ile günüm birbirine eş
Gözlerinde açan güller solmuyor

Ben seni aşk ile gün gibi sevdim
Daldaki tomurcuk gül gibi sevdim
Dağlarımda yedi göl gibi sevdim
Aynalar sırrını sensiz bulmuyor

Bilsen aynalarda ne sırlar saklı
Yüze bakmak serbest ele yasaklı
Yüzünde çatlıyor sevenin aklı
Aşkın başka türlü dile gelmiyor

Sensiz tenimde el ayak üşüyor
Dallar yaprak yaprak suya düşüyor
Tenimde heyelan kaya düşüyor
Heyelan gölleri sensiz dolmuyor

Sanma ben bir deli akılsız berduş
Işığa yaklaşır üşüyen her kuş
Gözünde ilkbahar ile biter kış
Bilki gülüm yüzüm sensiz gülmüyor

Şaban AKTAŞ
20.11.2019 - 08.38


ANADOLU’NUN KURTULUŞU

Truva ile başladı, Milattan önce Bin İki Yüz
Kanlı asimilasyonu Anadolu’nun,
Genci yaşlısı, kız kızan nice torun
Mızraklar ile serilirken yerlere
Stks Irmağında ölümsüzlük ile kutsandı,
Söylencelere bıraktı tarih yaşamını
Akha’li Akhiellius’un;
Topuğundan vurarak öldürdüğü Hektor’un!

Oysa güneşin doğduğu yer Anadolu
Ezelden beri atalarımızın yurdu
Babil, Asur, Elâm,
Sümer, Akad, Mitanni, Urartu
Maveraünnehir, bereketli hilal
Uygarlıkların beşiği
Sanatın, inancın her türü
Akeramik, Neolitik
Nevali Çori, Göbeklitepe
Başlıbaşına Mezopotamya kültürü...

Köprüler kuruldu, köprüler yıkıldı
Yıkılanın yerine yenileri yapıldı
Haddi hesabı yok Haçlı Seferleri’nin
Göğsü iman dolu, gözünde korku yoktu
Malazgirt’te Alparslan’ın neferlerinin;
Anadolu yeniden Türklerin yurdu oldu!..


Şaban AKTAŞ
05.11.2019 - 20. 58

Bitmedi



DERİN MAVİ

Seni bende taşıyan tin
Fırtınalar gibi dingin
Salda kadar derin mavi
Sularınca temiz berrak,
Yaşım Altmış Beş fakat
Yok saçımda tek bir ak;
Aman aman olmasın
Ömür gülüm solmasın,
Hep mavi kalayım böyle
Gözlerini bana bırak
Yaşam kahır dolmasın!

Şaban Aktaş
11.11.2019

İMKÂNSIZ BİR AŞK BU

İmkânsız bir aşk bu, yakar yalnızca
Gökte güneş gibi, ayca, yıldızca
Yüzün bir an olsun çıkmaz aklımdan
Gözünden gönlüme akar yalnızca

Gözünde gizlidir aşkın gizemi
Hasretinle gözler pınar göze mi
Kor ayrılık yalnız ikimize mi
Kâlp yanardağ olur çıkar yalnızca

Öyle elim sular, öyle hoş selin
Kumsalla öpüşür nazlı bir gelin
Eser eser sevdan kesilmez yelin
Sensizlik boynumu büker yalnızca

Sen esin perisi, sevda seliydin
Yüzümden eksilmez seher yeliydin
Deli desen benden daha deliydin
Aktaş sana türkü yakar yalnızca

Böyle aşktan şair çıkar yalnızca
Gerçek aşktan şiir çıkar yalnızca

Şaban AKTAŞ
20.11.2019 -16.43

Görsel: Özçekim, Salda Gölü



RANT KAPILARI

Kimine göre millet bahçesi
Kimine göre avanta
Ranttan gelen akçesi;
Kapansın rant kapıları
Yandaşa yandaş ihalesi
Yanlış yapan iktidar
Yıkılsın beton yapıları!

Gel, gör, gez Salda’yı
Göller bölgesinde göller
Gül ve lâvanta bahçesi
Çiçekler derde deva
Mis gibi tertemiz hava;
Çek içine çekebildiğince
Eğlen eğlenebildiğin kadar!

Şaban AKTAŞ
20.11.2019

DEVRİ ALEM

Vakti gelen çınar göçer
Derde düşen yanar göçer
Dünya sana baki sanma
İnsanoğlu konar göçer

Doğasından al(d)ın yazın
Genlerinde halin sızın
Ömür tatlı, ölüm hâzin
Felek seni sınar geçer

Gökte ay güneş yıldızı
Takım takım dizi dizi
Gecesi ile gündüzü
Bir yanar bir söner geçer

Eser değirmenin yeli
Gönlümde bir rüzgâr gülü
Unufak toz duman külü
Bir devrandır döner geçer

Şaban AKTAŞ
11.11.2019

BİLDİĞİN ELDEN KISKANMA!

Bildiğin elden kıskanma
Yaz açık açık okunsun
Herkes doğru bilir sanma
Cahil kendine yakınsın!

Neredeyse bilim sanat
Odur insana kol kanat
Cahilinde bir kör inat
Alim kendini sakınsın!

Gör çağımız bilim çağı
Gölgede bırakır dağı
Cahil in/san zeytinyağı(!)
Kel başına yağ dökünsün!

Ortaya bilim koymalı
Âleme doğru yaymalı
Bilene saygı duymalı
Herkes edebin takınsın!

Şaban AKTAŞ
12.11.2019

Görsel: Şaban AKTAŞ
Antoninler Çeşmesi. M.S. 2 Yüzyıl
Şarap Tanrısı Dianysos ve satir
SAGALASSOS antik kenti
10.11.2019

BALON BALIĞI

Paranın sesini duyunca
Ne dağ bırakırsınız ne deniz
Aklınız ile bilimi kefeye koyunca
Acaba kaç gram tartar beyniniz?!

İşiniz gücünüz
Saman altından su yürütmek
Hazırı tüketip yoketmeye
Bayılıyor, can atıyor mideniz!

Biraz araştırıp kafa yorsanız
Bilmediğinizi bilenlere sorsanız
Okusanız el alem gibi
Siz de çağdaş uygar olsanız?!

Yok efendim olmaz
Bu ne açgözlülük hazırlopçuluk
Yıllardır düşünürüm inanın
Kırk daha düşünsem aklım almaz!

Şaban AKTAŞ
20.11.2019


ÇALIYORLAR ÖMRÜMÜZDEN!

Değil sayfa sayfa çevirmek
gözucuyla bakmaya bile
yetmiyor zaman
dokunmaya dost emeğine;
hırsızlama enflasyon
çalıyorlar öm’rümüzden!

Boğulacak gibiyiz
algısı vergisi, girdisi çıktısı
gırtlağımıza kadar borç
zam üstüne zam;
dediği dedik, açtığı gedik adam;
çalıyorlar öm’rümüzden?!

Düşüyor giderek kalite
hazırı cebine atıyor eşkiya
ihraç ürünü ithal
her yerde yabancı mal
ülke özgür değil; müstemleke hal,
çalıyorlar ömrümüzden!

Seni beni, üze üze
çıkar mı ülke düze
gözümüze baka baka
çocukları düze düze
çekirge sürüsü gibi tırtıklayıp
çalıyorlar ömrümüzden!

Dağ taş talan, üretim yalan
köyden köye yol gitmiş
el vermişiz, kol gitmiş
öyle asalak hazırcı tembel
ömür bitmiş, yıl gitmiş;
çalıyorlar ömrümüzden!

Şaban Aktaş
15.11.2019 - 05.00


UMUT


Gökyüzü ne kadar derin
Yıldızlar ne kadar yakın;
Her türlü ihanetten uzak,
Umudun saçaklanışına bakın!

Şaban AKTAŞ
05.09.2004


YÜZ

İki insan yüzü dursa yanyana
Kim nedir anlarsın yüzün şavkından
Yâr ne zaman senin yüzüne baksam
Silinir tüm yüzler çıkar aklımdan

Lavânta kokulu manolyam benim
Yüreğimde nakış gül oyam benim
Hem gerçek hem hayâl düş dünyam benim
Başka dünyaları yıkar aklımdan!

Şaban Aktaş
07.10.2017

Bitmedi..


Şaban Aktaş
5 Kasım, 15:37 ·
Dağlar yıkıldı, deşildi bağrım,
Dile geldi türlü türlü dertler ile acılar
Bam teli bağlamanın
Bir de keman olmasa
Nasıl anlatılır hasret ile
Yürek deşen sancılar...