ilâhi aşk zarfıaslında ilâhi tragedya mıydı oyunun adı ve bulmanın yarısı bilmediğin yola çıkmaktır özetim özlenir yâr gözleri gibiydi renk içinde renk büyüsü mesafesiz yakan ışığı altında tensel mutluluğun duyumsanır hazzı suskun ve utanmış ve tek başına kopyalamak düşüncesi aslı gibi hislendirir esinleri gör’düğüm ışığın belleğe tutunup harflerle resimler çizmesi ironi kaldırmaz ilâhi komedya yükünü ! bir sayfa kitap gürültüsü şiir aklına tüm aşkın benliğini izafe etmeli derken ilâhi bir sıfat giyinmeden gelse derinden tınıları bir piyano kemanın dudakları titrerdi bacaklar eşliğinde ilk öpüşün kutsal ruh ormanında kral ise cennet tasviri günahla mı ödüllendirecekti acemi aşkları ? uzunluğu bir ışık dizesi ve iri bir şiir sahnesinde sevdalı açılıştı veya final sahnesi jeneriği rolünü yaşayan mutluluk sarılmasıydı bencileyin... sunum ; beyinler kaldırır mı kimyasal kasım sabahının çiy bakışlarını ve kim iddia edebilir elan akşamın son ışıkları olmadığını ilâhi iki dize ! şimdi ne işin var dı burda ? |