Yağmur Olsun Annemin Adı
/ey mezartaşı yontan adam bana yer ayır kesenden
beni pay etmene az çekiç kaldı.../ siz bakmayın bana biraz deliyim anlamam insan dilinden siz de beni anlamayın ama kuşlar beni anlar ben kuşları anlarım incitilmemiş gökyüzü diliyle konuşuruz şart olsun hayatla alakam yok parmaklarım gün sayar ha bugün ha yarın mahcup aynalardan ağır aksak bir kıyamet beklerim tuhaftır beklerim zerre ürkmeden beni kaybetmişken hayata dair her şey yağmurlar buldu yosun aralarında yağmurları çok severim bu yüzden taşların arasını yıkarlar tozdan çamurdan ve mesela kirinden bir fahişeyi yağmur yağınca yumuşar toprak işte o zaman çamurdan korkunç bir heykel yaparım gözleri uçurum saçları uzun ve dağınık getirip çocukluğumu önüne korum siz bakmayın bana biraz deliyim anlamam insan dilinden ne derseniz deyin inanmam şahidim görüyorum yağmurun toprağa olan merhametini yağmurları severim yağmurlar da beni sever beni uzun süre yüzüstü bırakmazlar bırakmazlar annem gibi esasen ürkeğim hiç karışmam kalabalıklara ve seslere sesler beni ürkütür sizce de tuhaf mıdır şarkıların hep uzağından geçmelerim çarşılarda dolaşan bunca insanlar hepsi bana nasıl da benziyorlar benziyorlar ama yüzlerinde müddetsiz mutluluklar var beni en çok tenhalar anlar yalnızlıklar tanır şiir sokaklarında meyus sayfalarda bulurlar beni sırlarımdan ikram ederim içtikçe sarhoş olurlar unuturlar her şeyi sökmeden aydınlık hani sırlarımı siz bilseniz yakışıksız olursunuz kara bir kalemle beni uçurumlarla yanyana çizersiniz yağmurları severim bu yüzden ve tenhaları ve inzivaları asla karışmazlar yaradanın işine alınmayın ne siz beni anlarsınız ne ben sizi hem yeter bana bir ezan sesi ve bir namaz ve bir duha suresi beni en çok hazreti Allah anlar sabahları seccademe iner erkenden kendimi çevirip arabi bir duaya onunla uzun uzun konuşurum zaten en fazla onunla konuşurum gözlerim bulutlanır sabaha yağmurlarla çıkarım siz bakmayın bana biraz deliyim anlamam hiç insan dilinden sizde beni anlamayın hem hayatla alakam yok karışmam kalabalıklara ve seslere sesler beni ürkütür parmaklarım gün sayar neredeyse ha bugün ha yarın aynalardan ağır aksak yaklaşan bir kıyamet beklerim tuhaftır beklerim zerre ürkmeden 20.03.2011 |