EYLÜL'E KÜSKÜN VEDA EDERKEN!Bu gün her yer suskun, iştahsız gökyüzü Göçmen kuşların cıvıltıları da yok Hani nerede ağustos böcekleri Ilgıt ılgıt esen rüzgâr kim bilir hangi ülkeye firari Ürkütücü bir çığlık var içimde Belki de senin feryatların kulaklarımda İnleyen şarkılar, ağlayan türküler Bir veda busesi düşer Eylül’ün dudaklarından... Dertlerin, duyguların beşiği Eylül gidiyor uzaklara Zemheri soğukların kapısı açılıyor Ben yine sensiz üşüyeceğim gecelerde Buz kesecek yalnızlığımın sancılı teni Demlediğim çayların sıcaklığı uçup gidecek Nasıl yakalasam aşkın sıcaklığını Adını sayıklayarak mı uyusam, yoksa Yastığımın hüzün kokan bedenine mi sarılsam? Pınarlar kuru, yemyeşil vadiler ölüm sessizliği Sultan dağları yalnızlığına ağlar Karabulut desen; Mozartın kapı gıcırtısı Bedbin, kandırılmışlığın şamarı suratlarında Hey bahtsız kaderim garipliğine yan Bir sevda güneşine tutuldun da, yine sersefil Ne zaman birleşecek yolların ayrılmışlığı Daha kaç Eylül’ler uğurlayacağım yanlızlığıma?.. Zafer Direniş ... 30 Eylül 2019 Pazartesi 15:15 KARABULUT |
Nisan yeşille, Eylül sarıyla, Aralık beyazla özdeştir."
Bu şiirde Eylül'le özdeşleşmiş çok naif ve ve hüzünlü bir şiir..
Tebrik ederim yüce gönüllü gardaşımı.