ZALİMİN SONU....
Ey zalim kendini fil gibi sanma,
Ebabil kuşları seni de bulur... Güvenme köşküne altın saraya, Gönlün bir ateşte yanar kavrulur... Deme benim gibi var mı cihanda.? Bir muhalif rüzgar gelir savurur... Zalimler de ağlar vicdan yoksa da, İçinde bir ağrı yanar yorulur... Mazlumun ahı’ dır büyük silahı, Zalim nefesiyle bir ateş solur... Çevrede pervane olur yağcılar, Yıkılıp giderken hepsi kaybolur... Gör baykuşlar tüner viranesine, Ad ve san silinir bir yalan olur... Üste bir toz kondurmayan vücudu, Bir metre çukura nefretle konur... Geride kalanlar mirasa üşür, Ne şeref kalır ,ne saygı ,ne onur... Üç metre kefeni olur patiska, Giydiği ipekler şallar soyulur... Bedenini toprak iştahla yerken, Acımasız kurtlar ile oyulur... Kibir edip basmadığı toprağa, Kimsesiz yarınsız öyle konulur... Her zulmün ,zalimin ,müddeti vardır, Müddet dolar ; zulmeti de son bulur... Ebrehe güvenme taç ve tahtına, Ebabil ordusu kahreden olur... Teslimi; alma sen mazlum ahını, Hakkın hür sillesi amansız vurur Musa DOĞRUER(Teslimi) |