YALNIZLIĞIN SESİ (611.)
Sen bilirmisin yalnızlığın
Ne demek olduğunu Haykırdım beyaz kağıtlara Bir bir döktüm içimi Kavuşmadı kirpiklerim birbirine Uykusuz bir gecenin ardından Sabaha dek Karanlığın kuytusunda Şafağın sökmesini bekledim Doğdu gün şafakla birlikte Her yeni gün bir umuttur bilirim Yetim ruhumla birlikte Bekledim yeni umut doğacak diye Nasıl da bitti gün akşam olmuştu yine Hüzünler doldu içime Tam bitti derken bir kıpırtı içimde Biraz volkan biraz sızı Ahlar feryatlar titretti arşı Şarkılar düştü birden dilime Makam ruhun notasından Kimi hicaz kimi hüzzam makamında Vurur kalbime kalbime Dayanabilirsen dayan Sanma ki dili yok suskunluğumun Çözemediğim binlerce kördüğüm Çözebilirsen çöz hadi Ne neşe ne huzur kasvetli zulüm Dilimde dualar gönlümde hüzün Ardından bakarsın bir kahır sevinç Yalan dünya etti talan Yok acının üzüntünün dili Haykırırsın içinden sessiz sessiz Kimseler görmez kimseler duymaz sesini Yüreğine yapışmış yokluğunun izi Atabilirsen at silebilirsen sil haydi Anlatması zordur hislerini Böylesine acımasız bir dünya Kayboldum o koca dünyada Kim bilir daha neler var sırada Yalnızlıksa eğer yolun sonu Nedir bunca telaş bunca çırpınışlar Yalan dünya yalan her şey boşuna Fatma Ayten Özgün |