Dostum
Anne sesi duymadan geçen çocukluğum,
Meyve olmadan dökülen tomurcukluğum, Her acıdan beteri de senin yokluğun, Zor geliyor dostum, renksiz hayat oyunum. Unuttum yılan gibi kıvrılan yılları, Sana koşarken taşın ezdiği ayakları, Yüreğimde biriken sevda bulutlarını, Unuttum dostum, varoluş kavgamı. Zaman alabildiğine hırçın bir rüzgar, Savurur beni adsız Ummanlara atar. Zaman acı ateş, anıları içimde yakar, Sevdada dağlamış bıçağını anılarıma saplar. Oysa ki dostum, sen rengarenk çocukluğumdun, Kırık penceremden attığım umutsuzluğumdun. İzi kalmadı artık, o çocuksu sevdamdan, Sana adadığım o sevdalı dünyamdan. Sen giderken acıların olmadığı yere, Sevdam el salladı, o övündüğüm günlere. Saplanıp kaldığım acı bir evrende, Merhaba diyordu, dövüneceğim günlere. Hiçbir ayrılık vermedi bu kadar keder, Senin acın kadar birikmedi elemler. Bu kadar feryatlı olmadı kelimeler. Bu ayrılık başka, sen gidersin umut gider. Oysa ki dostum, oysa ki kara sevdalım, Kınalı ellerini avucumda saklamak, Duvak vurulan saçını ellerimle okşamak, Dağlanan yüreğini, yüreğimde avutmak… İsterdim dostum, isterdim kara sevdalım, Bir ömür, bin ömür seni yaşamak. Ahmet Öztürk |
Senin acın kadar birikmedi elemler.
Bu kadar feryatlı olmadı kelimeler.
Bu ayrılık başka, sen gidersin umut gider.
//güzel mesajlar güzel sözlere yol açar..tebrik ederim güzel dizeler için..