SEN GİTTİN
SEN GİTTİN
Sen gittin Yüreğimdeki çocuk öksüz kaldı Hayatımın ipi koptu Dünyam sırlı hülyalara daldı Hıçkırığı zebun düştü hasretinin Bil ki yokluğunun oku sinemi delmiştir Boşluğunda bıraktığın hayaline Gözlerimin hicranla asılı kalışının Haberi sana gelmiştir Gönlümü Hasretin yalnızlığına hasrettim Ardından Gittiğin uzaklığa baktım Anılarımdan kırmızı bir gül kopartıp Sol göğsüme taktım Ve yüreğimin yangınlarında Yalnızlığımı yaktım Gündüz gözlerimle topladığım hasretin Gece düşlerimde şekillendi Yokluğuna doğuş Hiçliğe dirilişimi büyüttü Yalnızlık mevsiminde Sevginin toprağında Suladım gözyaşı yağmurlarında Gözlerin güneşim oldu Hayalini yeşerttim Seni eylülde bulmuştum Gidişin yine eylüle rastladı Ben zaten eylülde doğmuştum Eylülleri topladım Yokluğuna ekledim Renklerle süsledim Hayatın rengi Yeşil oldu Eylüllerin hüzünlü ahengi Sarı, kırmızı ve kahverengi Ben ki seni Çok ama çok sevdim Yokluğuna kesilen nefesimi Sensizliğin toprağına ektim Gölgeleri diriltip gözlerime Nefsimin gönlünü hoş ettim Sessizce terk edip gidişin Yollarıma hazan yaprakları serdi Aşk sevgi çilesinden sardığım bir yumaktı yüreğimde Bir ucu senin elinde gitti biliyorum Bak yollarına gül yaprakları döktüm Hasretle dönüşünü bekliyorum 30,10-2013 Şair, Burhan AKSU |