Hatırlasana be göçmen kızı
Ne renklerle süslemiştik hayatımızı
Daha dün gibi tazeyken hatıralar
Ne hayaller kurup
Ne umutlar beslemiştik bir zamanlar

Ama şimdi umut işporta tezgahlarında kaçak
Bilmiyorum bu gidişin sonu ne olacak

Yani anlayacağın güzelim
Bir zamanlar ikiye bölünmüşken yüreğim
Sen vardın aklımda beynimde
Sen vardın düşümde düşüncemde
Senin adındı ilmik ilmik işlediğim

Oysa şimdi dokuza bölünmüş düşler gibi
Zaman içinde sevdan da yok olmuş sanki

Düşünüyorum da bazen
Yaşananlar hayal sevdansa yalanmış meğer

Artık mevsimler gerçek olsa neye yarar
Sen göçmen bir kuş
Sevgin uykusuz gecelerde bir düş olduktan sonra

Demem o ki güzelim
Baharı bekleyen kumru değil artık gönlümüz
Zira ne bahar kaldı nede yaz
Kimselere anlatamam kahrolduğumu
Ne kadar bağırsam da avaz avaz
Duyan olmaz ki çaresizliğimi

Hatırlarsan sende duymamış
Sende anlamamışdın içimde kopan fırtınaları

Hani bir zamanlar ismiyle cismiyle
Yanımda yöremde bir sen vardın benimle
Ama sen yoksun artık hayatımda
Dönüp baktığımda maziye
Bir tek sevgin kalmış sermaye

Dalıp gidiyorum yaşanmışlıklara
Tek teselli olsun diye yarama
Bakıyorum resim ve mektuplara

Hatıralarla hayat bir yarış şimdi içimde
Bir yarış ki galibi belli değil
Kim geride kim finişte
Tıpkı yaşama sevinci gibi bir şey işte

Yani senin anlayacağın güzelim
Hayata inat yarına umut gibisin hala yinede

Hani saatlerin sana kurulduğu
Umutların sana tomurcuk olduğu anlar varken
Usanmazdı deli gönlüm saatlerce beklemekten

Hatta sen anlamazlıktan gelirdin de bazen
Teselliyi sıcacık merhaban da bulur
Yinede mutlu olurdum sefil gönlümce hatırlarsan

Kış ayazına sevginle direnir
Bakışlarındaki sıcaklıkla ısınırdı yüreğim
Hacı yolu gibi beklenirken geçtiğin yollar
Gecikince yıl olurdu sanki saniyeler

Zira seni görmediğim anlar
O günü günden yaşanan ömrü ömürden saymazdım
Çünkü günüm zindan, gecem zehir olurdu bir tanem

KAŞİF KANİ ERTÜRK Eğitimci şair-yazar
Sarıkaya şair ve yazarlar derneği başkan yardımcısı