SOLA SOLA YAŞAMAYI ŞİAR EDİNDİĞİM...İllet bir rüzgârı resmedebilirim… Işıltısında coşkunun Azamet yüklü teninde bakir imlerin Demlerim en densiz mizacı Derlerim en büyük derdi içime yerleştirip Üslubuyla severim lakin… Ben bir emir eriyim Aşkın mızrabı kırık bir bıkkınlığı da çalarken Notasız aşkın şafağıyla Dolunaya tutkun bir yıldız olma özlemimi Hiçe sayarım: Kanadımda lav ettiğim aşkın aksanını Taşırım en tepeye Bilumum gölgenin fink attığı cüretle Yalarım yüzünü yalnızlığın Aymazlığın tarhına uzanıp Kilimdeki tozu bile büyü bilerim. Hayatın verdiği cesaretle Soru babında bir imleç olmayı da reddederim Derin bir tevazu yerleşirken ruhuma Kovarım matemi ansızın Kapıldığım rüzgârın teninde cafcaflı bir hüzne banarım Issızlığımı Soytarı imlerle gizlerken Şehre yabancı gözlerle bakarım Ve iç geçiririm usulca… Afakında ömrün Yarı zamanlı ölümlerin Çetelesini tutarım Baharın maşasına tutuklu Aşkın asasına yenik düştüğüm Özlemle Seyreldiğim ufkun çatısına tüner İçimin ebabil kuşları. Hem hasreti büyütürüm Hep kaderimi mimlerim kederle Kesişen yolumda İsyan etmeden Huda’ ya Başım eğik gezmediğim her saniye için Tutulurum aşkına rahmetin İçime ç/ektiğim gizemi Köhne bir lahit ile sonlandırırken bunca afakı Sır olurum serlerimi yutarım; Söz olurum aşkın bam telinde. Derin bir hüsran ile Şevkine nail olurum imkânsızlığın Çemkirdiği her ezgide Kapıp koyuveririm içimdeki çocuğu Yetimlerin dilince bir nazire Öksüzlüğün çeperinde bir sol anahtarı iken İçimdeki kasanın açacağı Yine solumda Sola sola yaşamayı şiar edindiğim Bu çiçek tarhında Bir gül’den öte Gülümsemeyi armağan eden hidayetin dilinde. |
Uğraşı ve emek verilerek yazılmış dizeler...
..................................... Saygı ve selamlar.