Sitemim Var Keş Dağına
Merhum Muhsin Yazıcıoğlu’na Rahmet ve Minnetle…
Gittin sen… Gönülleri tarumar ettin sen… Sonsuzluğa kement attın kuytularda Tutunmak istedin maviliklere can havliyle Hicranın kor ateşi düştü yüreklere Karları yorgan ettin kendine dağların eteğinde Sözler düğümlendi boğazımızda, Zehirli kıymık misali sözler… Yüreğimize saplandı paslı hançer Zemheri ayazları dondurdu iliklerimizi Âh Maraş’tan bir haber geldi!… Ayağa kalktı Türkiye; tek ses, tek yürek oldu birden Çıkıp geleceksin diye hep bir ümit vardı içimizde Kapımızı ve gönlümüzü açık bıraktık onun için Dostuna kavuşmuştun oysa sen, Gülümsüyordun fanilere ötelerden Dağlar şimdi kekik değil, kan kokuyor Koca Reis!... Bu yüzden küskünüm, sitemim var Keş Dağı’na… Gonca güller soldu, ayaz düşünce bağlara Kırgınım seni bizden koparan kar tanelerine Rüzgârlar alıp götürdü gül kokunu ötelere Sildim ilkbaharı mevsimlerden, sildim… Siyaha boyadım takvimde Mart’ın yirmi beşini Kurudu meyveye duran ağaçlarımız gidişinle Kırıldı kösün tokmağı, sustu mehteran… Kurudu çeşmeler, kesildi duru pınarlarımız Ummanlarda rotasını kaybetti limanını özleyen gemilerimiz Bizler rıhtımda öylece donakaldık Nasıl sağalsın yürekte açtığın bu derin yara? Güneş hicap duyuyor sensizliğe doğmaya!... Gecelere küskün ayın on dördü Gülü kucaklayan hilal ağlamaklı… Yer gök acıyla yüklü kül rengi seherlerde Bulutların iki gözü iki çeşme… Türkiye bağrına bastı Koca Reis’ini… ‘Er kişi niyetine’ sedasıyla inledi Kocatepe Tekbirler yankılandı mermerlerin nabzında Güller selama durdu Taceddin Dergâhı’nda Sonsuz uykusuna daldı Akif’in nağmeleri arasında Şimdi seni çok özlüyoruz Koca Reis!... Senin ‘Sonsuzluğun Sahibi’ni özlediğin gibi… M. NİHAT MALKOÇ |
Size de teşekkürler şair kardeşim.
Selamlarımla...