O GECE (YIKILAN SEVDA)Oysa ben; Gözlerinde bulmuştum cennetin bütün renklerini İşte buydu demiştim beni hayata bağlayacak kişi Geliyordu aklıma olmaz şeyler sen diye ama, Kovuyordum nedense bir çırpıda, olumsuzlukları gönlümden Buydu diyordum kendi kendime, beni her cepheden çıkaracak kişi buydu İnandırmak istiyordum kendimi, susuyordum Mizacım gereği onu iliklerime kadar hissetmeden konuşamazdım Oysa biliyordumki artık sahipleniyordum onu,toprağın suyu emdiği gibi, yavaş yavaş Belki yorulmuştum savaşlardan, belki suskunluğum ondandı Belkide korkuyordum, olmazlara gönül vermek ziyandı Ben aslında sevdası için korkak, sevda için fedakârdım ama, o bunu bilmiyordu Buydu demiştim ya hani, kılmıştım artık kararı Artık damarlarımda o, canımın tam ortasında o vardı Buydu beklediğim ondan, ve banada acımayan talihimden Girmişti artık Kanıma, girmişti umutlarıma, ve girmişti örseleyeceği duygularımın tam ortasına Lanet olsun ki artık ona vermiştim sol yanımı Bir gardaş yere getirir,bir yâr yiğit olanın sırtını Isteseydi verirdim ona direnmeden canımı Eyvahki dünyada çilem daha dolmamış Artık bir cephe daha açılmıştı hayatımda Benim sevda, onunsa duyguları acımadan katledeceği Belki egolarını tatmin edeceği bir cephe açılmıştı Ve ben silahsız, silaha gereksiz, yalnız,bir başıma Ne acıki bire üç hamle vardı karşımda Kollarım kelepçeli, bitmez sızı döşümde Gözüme perde inmiş yüreğimin peşinde Gönül saf, duygu temiz, çözdüysek biz, gördük deriz Kopuyordu kıyametler umduğunu bulmayan yüreğimde Eziliyordu gönlüm, hiç görmediği bu muamelede Köle pazarımıydı burası, nasıl bir düzendi Bir taraf vururken, diğer taraf savunmadan bi haberdi Cağırılıyordu ecel istenilerek hemde, gelmiyordu, rotarlıydı Geç kalınan sözler çıkıyordu ağızlardan Artık Yüzlerin nefrete bürünmesine ramak kalmıştı Umudu tükenen arsızca vuruyor, umut saklayan sevda dileniyordu sevdiceğinden O değildi amansız darbelerin sahibi, olamazdı Vicdan kör kuyuda artık çıkarılamazdı Neydi bu hâl hey hâd, bu zulüm bu ziyandı Bir kıyımki emsali tarihte bulunamazdı Bir an rüzgâr kesti o yöreden sesini Vuslatta verdi artık, mecalsiz son nefesini Kör sağır görmedi feryadın zerresini Yaren kör yaren sağır, gönül kör gönül sağır Her yer kandı ve her yer hüsran Boğulmuştu yürekler, feryadı yoktu duyan Dil dilsiz kalmış, beyin işlevini kaybetmiş Kan, sözlerin verdiği kesiklerden damlıyordu adeta, yavaş yavaş Eşitti aslında cepheler, bir yanda umutsuz, Bir tarafta umudunu kaybedenler Eşitlik vardı bu cephede Darbeler amansız, darbeler yüreğe inen Ayın nutku tutulmuş yıldızlar parlaşıyor İş Çetine ulaşmış, ahali ağlaşıyor Sanki Güneş toplamış tüm gezegenleri Amansızca Yakıyor, yıkıyor, vuruyor vuruyordu Sevinçmi vardı bugün hüzünmü belli değil Son darbeydi alınan, gerisi mühim değil Bir yürek ağlıyordu sevinen yüreklere karşılık Son kare asık bi surat, bir takunya bi gocuk Çare çaresizdi düşmemişti bu kadar Şuurlar hep sarhoştu demden aldığı kadar Her yer artık yabancı, burda benden kimim var Çalan bana son siren, sana belki yabancı Dönmekte yoktu cepheden, olamazdı Bir yürek bu denlide emin ol yanamazdı Alınan yaradan değildi bu amansız durum Bu sevda yıkılamazdı Ayyuka çıkan feryat, başkasında hiç yoktu Diller susmuştu artık, konuşmaya güç yoktu Dizin feri kesilmiş öteden beri yorgun Ömre biçilen zaman, son bir hamleye mahkûm Bana gitmekse reva silinirim künyemden Belki başka dünyada Güneş doğar bilemem Firar değil gidişim, diyetidir sevdamın Kayıp candan olursa anlamı yok dünyanın Ve ne arş’a kalkan bir el, ne felekten şikayet vardı Belki arş’a el kalksa, kıyametler kopardı Mazlum gönül dilinden ne ocaklar karardı Yiğit düştüğü yerden kalkar gülüm, yıkılan,(yalnız sevdaydı.... Yusuf KILIÇ 24-04-2014 prsmbe 01-36 |
Acılı, tatlılı ve hüzün yüklü, anlamlı bir eser, beğenerek okudum...
...................................................Saygı ve selamlar..