YÜREĞİN YANAR DA YANAR
dolar bazen insan
gözlerin dolar boğazına bir şey takılır dilin kurur yüreğin yanar da yanar nadidem biz seninle geç kalınmış bir aşkız hiç vaktinde yetişemedik hayal kırıklıklarımızı taşıyan uçağın kalkışına ve her şeyi bırakamadık hayatın akışına yelekenim senin için besteledim hayatımızın şarkısını sana güveniyorum seviyorum ben ama çok fazla kimse giremez aramıza asla mı asla ne sıradan bir sevgiyi yaşayacak kadar basit biriyim nede seni unutacak kadar enayiyim düş misali hayatın imgeyle beslenmiş bir oyuncusuyum ağız tadımın doyurucusu seni hiç umulmadık bir zamanda bulmuşum bırakır mıyım sanıyorsun |
ne ilginç, değil mi Sabri Bey?
bu sandal nasıl oluyor da batmıyor hala diyebilmek üstelik su almayan yeri de kalmamış.
hayat...
çok sıradan mı?
çok mu sıra dışı insan?
aslında sıradan olan duygu ve değerleri kolladığı için sıra dışı addedilen...
ne gam, diyebilsek keşke hele ki herkesi gözümüzde tepe noktaya koyarken ve yok sayıldığımız genelin umurunda bile değilken...
çok çok çok büyük çaplı bir sevgi bu Allah tarafından kuluna bahşedilen ve nasıl nasıl da can yakmakta evren sanki kusur ve illet sahibiymişçesine insan.
derken...
devamı da bir sonraki şiire.
bir dosta selam vermek istedim gerçek bir dosta Allah dostuna.
saflığın kıyısından selam ve saygılarımla aslında enginliğin dibini gören bir insan iken...