***







Bir demden geçmiş deryada yankılanır iman
Gül renginde cân vermiş kendinden gülistanı
Hakk devranda okunan ezan selâmız ferman
Haykırsın zaman boğazında Türk’ün Destanı

Zırh üstüne zırh bürünmüş som ateşten kale
Denizden karadan bak kaç düvel bu merhale
Yurttan kopan son sayha dirensin Çanakkale
Haykırsın zaman boğazında Türk’ün Destanı

Kınalanmış demi her hâl tek düşünce mânen
Helâl süt emmiş bu yurt hakka emanet dinen
Dağ bend kurmuş cânla bedeli kanla ödenen
Haykırsın zaman boğazında Türk’ün Destanı

Yılları savaşlardan yanmış daralmış çember
Genç ömrü fedadır on beş yaş bile seferber
Aşk yolunda yâr vardı çünkü şehadet rehber
Haykırsın zaman boğazında Türk’ün Destanı

Hakk’ka sebat günü kıyamda durduğun mazi
Kurşunun mihverinde her er sonsuz bir mevzi
Cennetten haber bekler nöbetten dönse gazi
Haykırsın zaman boğazında Türk’ün Destanı

Miraç’la hemdest Kudüs çavuş rütbem Ezine
Şam Bağdat Gazze hilâfet çağım kaç düzine
Mert dendi bir kerre bitmez tükenmez hazine
Haykırsın zaman boğazında Türk’ün Destanı

Siyah dumandan sökülmüş püskürür turuncu
Ne muazzam feryat koşulsuz başlarken rücû
Toprak sessiz sanma sırlıdır bu yer ey yolcu
Haykırsın zaman boğazında Türk’ün Destanı

Rüzgârdan söz açsın çok kâlbe mânâ esiyor
Mehmed’den iz seren vatan duygusu geziyor
Nedir mahşerin meydanı bilmezsen dur diyor
Haykırsın zaman boğazında Türk’ün Destanı

Anılmazsa yüksünmez hayli ünsüz kahraman
Vatan boyunca taşır yük sırtlanmış kocaman
Hem tarih dendi mi var hem de her işi yaman
Haykırsın zaman boğazında Türk’ün Destanı

Hakk yanında hak sancaktı tek tutunacak kol
İman konmuş her yürek birlenmiş dendi mi ol
Bu gayretle bundandır Samsun’a çıkacak yol
Haykırsın zaman boğazında Türk’ün Destanı








.
17-18.03.2019
.





.