KIRIK KALP SENDROMU
Hayal kurmayı bıraktım, çok zaman önce.
Daha az uyuyorum mesela Tek öğünle yetiniyorum. Kıyafetlerimi dahi özensiz seçiyorum. Saçlarımı taramadan sokağa çıkıyorum. Kalbim ritmi değişti yokluğunda. Hayal kurmayı bıraktım, çok zaman önce. Denizler, göller, güneşli havalar, bülbüller. Kırık kalp sendromu diyor doktorlar O bile tek başına pek bir şey ifade etmiyor. Siyah beyaz bir televizyon gibi dünya Sahi ne değersizmişim! Eski bir dükkan, Miadı dolmuş onlarca televizyon O televizyonların üzerinde eğreti duran Mavi bir korumalık. O korumalığın üzerinde fark edilmeyen ufak bir çizik, Bilmem belki de bir nokta. Hayal kurmayı bıraktım, çok zaman önce Sokak lambalarının aydınlatmadığı yollarda yürüyorum. Oturmadığın banklarda, Henüz açmamış çiçeklerle dertleşiyorum. Dedim ya hayal kurmayı bıraktım, çok zaman önce Doktorum kırık kalp sendromu teşhisi koydu geçenlerde Ötekiler onayladılar onu bakışlarıyla Güldüm. Sahi kırılmadık yer mi kaldı kalpte! Elimde solgun çehreli Narin, zavallı bir papatya. Seviyor, sevmiyor Seviyor, sevmiyor Her defasında sevmiyor çıkıyor fallarda. Özür dilerim papatya kırdım seni de. Fallardan medet umdum. Nefsime uyup Kolunu, kanadını kırdım. Ha sahi papatyaları ne çok sevdiğini unuttum! Yüzüne karşı söylemeye utandım. Yine kağıda kaleme sarıldım. |