ATAYA ÖZLEM
Vâkit ayrılık vâkti: vâkit vuslâtın vâkit
İrinle kan karışmış yaşlarım akar dedem Ve ....üşüten şubatta yüreğe ateş sâkit Bugün günlerden keder özlemin yakar dedem Sessizliğin zinciri boynuma geçirilmiş Susayana su değil çamurlar içirilmiş Vaadesi dolanlara ak gömlek biçilirmiş. Hasretin şu bağrıma kör kurşun sıkar dedem Karanlığa sarıldın toprak alnından öptü Ömür ipiliği işte inceldi ve... de koptu "Azrail onca kuldan senin yoluna saptı" Velâkin imtihân zor yokluğun yıkar dedem Hicrân adlı kuyuda boğulan küçük kızım ’Sen’, derin kuyuları aydınlatan yıldızım Sensizim , kimliksizim ağırlaştıkça sızım Çıplak ayaklarımı akrepler sokar dedem Ânsız terkedişindi kara kışlara atan Seni de benim gibi bıraktı amcan, atan Emânet bedenindir kabir içinde yatan Yaş’la demlenen toprak amber mi kokar dedem? Vuslâtı kelam Mekkânın cennet olsun dedem nûr içinde uyu .. Yokluğuna bir türlü alışamadım.hâlâ |