Davetiye mi Beklersin?
Şehadet’e yürümek için ne beklersin?
Camilere postallar girsin mi istersin? Kolun kırık, göğsünde hançer saplı dururken Sen! Şiirlerle avunmak mı istersin? Şüheda olmak kolay değildir bilmez misin? Kur-an cihad derken duymaz mısın? Bütün dünya ellerini ovuştururken, Sen! Roman mı okumak istersin? Bu yük sanadır, bu yük bana. Dualar ile erişmek lazım arş’a Küçük meseleleri bırak, sarıl kutlu sancağa,. Sen! Ruhunu esir mi etmek istersin? Milletlere bölündük, sen ve ben olduk. Mezheplere bölündük, hemde dalımızda solduk, Tek bir vatandık, koskoca bir imparatorluk’tuk! Sen! Uyanmak için öldürülmek mi istersin? Öyle diyorsan...Uyuyalım hep birlikte fakat Bu devran böyle gitmez. Niçin kabul etmek istemezsin? Yoksa sen Rab’den davetiye mi beklersin? |