BARIŞMAM
Gayrı yoruldum dostlar o kadar yoruldum ki
Yaşamaktan usandım ölsem gene barışmam Darıldım kaderime… O kadar darıldım ki Bu dünyaya bir daha gelsem gene barışmam Kime bel bağladıysam düşmanımla bir oldu Emir verdiğim memur, başıma amir oldu Ne şansım yaver gitti ne kalbim tamir oldu Ataköy’de kapıcı olsam gene barışmam Horlarım diye korktum sırtüstü yatamadım Gidip kumar oynadım utuldum, utamadım On üç başa çektim de bir okey atamadım Zararımı hep ondan alsam gene barışmam Saçlarım beyazladı ne tuzum var ne tadım Gölgem gibi bu kader peşimde adım adım Altılı ganyan yaptım: yanlış ata oynadım Sayısalda altıyı bulsam gene barışmam Söz meclisten dışarı af dilerim herkesten Hangi yola girdiysem birisi geldi tersten Üniversite bitmedi takıldım iki dersten Oxford’tan diploma alsam gene barışmam Bostana kavak diktim her sabah karga sesi Birkaç tavuk besledim tilki bastı kümesi Kınamayın a dostlar ayıptır söylemesi Yakalayıp tüyünü yolsam gene barışmam Sabrın sonu selamet dedim bekle gör hele Bir ev yapmak istedim sular doldu temele Tek kırık, üç kapıya altı kez attım gele Düşeş atacağımı bilsem gene barışmam Güneş doğdu kış günü dedim artık yaz oldu Pazarda civciv aldım: el gözünde kaz oldu Ne oruç, oruç oldu ne namaz, namaz oldu Günde kırk vakit bile kılsam gene barışmam Bunca kar kış kıyamet varken gönül dağından Sevgili olsa bile öpülmez dudağından Bülbüller ötsün diye açıp kader bağından Dalımdan koparsalar solsam gene barışmam Herkes sağmak istedi sağmal bir inek gibi Herkes bende denedi sanki bir denek gibi Herkes çiğnedi ezdi bir sivrisinek gibi Bu dünyada yalnız ben kalsam gene barışmam 04/12/2018 |