ÖLÜM YAVAŞ YAVAŞ
Ölüm yavaş yavaş gelir bir insana
Tuzu kurudur sağlıklı olanların Düşünce yatağa yaşını başını almış adam Yine de düşünmez ölümü Ölüm yavaş yavaş gelir bir insana Ölecek olanın aynasıdır başında bekleyenler ‘İyi olacaksın’ yalanları, başka yerde ölümdür Üşüyen parmaklar, çukura kaçan gözler. Ölüm yavaş yavaş gelir bir insana Bir bardak su en sonunda bir yudum kalır Çekilirken damarlardan hayatın cevheri Tek hecelik can kalır ölecek bedende. Ölüm yavaş yavaş gelir bir insana Can bedenin göçmen kuşudur artık Son çırpınışını asla hissetmez beden Kimseye gidiyorum demez çekip giden. Ölüm yavaş yavaş gelir bir insana Gürül gürül bir hayatın ortasında kalır beden Birden bire ceset olur en kıymetli varlık Kıpırtısız kaldığı yerde çekmez artık darlık Ölüm yavaş yavaş gelir bir insana Ders alan olmaz gördükleri ölümlerden. Haset kibir doymazlıkla didişir hep insanlar Sanki herkes ölümü, yaşamak olarak anlar Ölüm yavaş yavaş gelir bir insana Bilemem bugün sana yarında bana Şuayipodabasi… 9.11.2018/Kepez/Çanakkale |