NeredesinŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Asırlar O’nun engin yüreğinden akan merhamet damlalarına hasret... Neredesiniz Ey Mevlana gönüllü insanlar? Ahir zaman her zamankinden daha muhtaç o şefkatli nefese... Yanıyor zaman, yanıyor mekan... Bir yangına koşuyor insan toplulukları şuursuzca... Tut elimizden zamansızlık ve mekansızlıklar ötesinden uzattığın ellerinle... Ey pörsümüş yüreklerin mihmandarı, Yakamızda zamanın kanlı elleri.. Dideler oluk oluk hasretini kusuyor. Tükenmeden gözlerin rahmânî hayalleri. Gel, ışık ol tükenmez bitmez siyahımızda, Gel yine, Şems’in ile doğ bir sabahımızda… Neredesin efendim? Hangi rüzgar getirir öteden nefesini? Aşkı içtik kana kana pınarlarından, yangın yerinin… Hasretini çektik kanayan gözyaşı alevlerinin… Zaman sana muhtaç efendim, An be an şefkatine aç.. Gel, gafletin tabibi ilaç ol eyvahımızda Gel yine, Şems’in ile doğ bir sabahımızda Neredesin efendim? Ey kalplerdeki deryaların Yunus’u! Asırları kaplayan engin yürekli âbid! Hakkın gözleri ile baktığın han yanıyor. Yürekler lime lime, Nefis akla iktidar. İkrârı inkâr eden dilde amân yanıyor… Arzdan arşa eyvahlar yükselmekte; Ey hoşgörünün sultanı! Ey ümidin yürekleri coşturan ihsanı! Sinelerde imansızlık ateşi, Çağlara korlar düştü, Küfrün burcunda dalgalanıyor bayraklar. Ahir zaman yanıyor… Gel, bizi yoldan çevir, bu son günahımızda, Gel yine, Şems’in ile doğ bir sabahımızda… Neredesin efendim? Ey gönlünde cihanlar güden Üveys! Ey BEN’likten arınmış olan Rahmânî Nefes! Benliğin kıyısında bir ele düçar olduk. Bu ne vefasız talan? Bu ne zulümkâr gidiş? Ne olduğu gibi zaman, Ne göründüğü gibi iş.. İnse yüz çevirmeden beşer Ölen hayvan olmadan yetiş! Gel, kurşun ol nefsi vuran silahımızda, Gel yine, Şems’in ile doğ bir sabahımızda… Bu Hz. Mevlana ve Hoşgörü konulu yarışma için yazdığım bir şiirdi. Ne yazık ki hiç bir derece alamadı. Ama ben inanıyorum ki siz dostlarımın gönlünde yüksek dereceler alacaktır... Saygılarımla.. |