Tek Kederli Sen Değilsin
Tek kederli sen değilsin!
Eğer ki ustalara uğramışsa yolun Kalemlerin yangını mutlak yansımıştır yüreğine… Nazım gibi kavuşma arzusuyla Sevdiğinden önce ölüp, Külleriyle yeniden doğmak umuduyla, Yanan şair de kederle yaşadı mesela; Ceviz ağacının dalından ‘’Ben bir ceviz ağacıyım’’la Şiirle hasret gideren… Nazım vardı bu alemde... Ve bir sese muhtaç Can baba: ’‘’Çaya kaç şeker alırsın ?’’’denilmeye muhtaçtı… ‘’Hayatın Matematiği’’ni on la özetleyen, Can Yücel geçti bu pencereden... Yunus gibi dünyaya bakıp yolcu olan; ’‘’Ben sana mecburum bilemezsin’’’ diyerek İçini sevdiği kadınla ısıtan Attila İlhan’a uğradın mı hiç? Tüm dünyayı kucaklamak isteyip, Kolları yetişmeyen Özdemir Asaf’ın Düşmanıyla vuruşmak için Yokuşun başında kendisiyle vuruştuğunu Bilir misin? Ve Mevlana’nın ‘’Tüm iyi şeyler sabırdan sonra gelir...’’ Öğüdünü dinlemişsen; ‘’Öğrendim’’ kiyle başlayan hayat dersiyle ‘’Yüreğiniz ne kadar kan ağlarsa ağlasın Dünya sizin için dönmesini durdurmuyor’’ diyen Ataol Behramoğlu’dur derslerini alan! Sahi ne demişti Beyatlı: Dönülmez akşamın ufkundayız… Ya ‘’Gel beraber alalım nefesimizi, sensiz boğazımdan geçmiyor ‘’diyen! Ahmet Arif’e kulak verdin mi? Uzaktan severek, Dokunmadan, kokusunu almadan Sadece sevmekle yetinen Süreyya gibi… Sev işte kardeşim! Yansan da, yanılsan da Canı, cananı ve hayatı.. Durma boşuna... Bir bak istersen şiirle yansıyan kederlere… Gülsen Dede |
Şiirimi okuduğunuz veya okuyacağınız için teşekkürler...
Şiir yaşam biçimimizdir…
...........................................Saygı ve selamlar..