Onsekizinde
Bedenin mi ıslak geldi kör avluya
Git gel kaç sabah ettin bir voltada Akşam etmez öyle kolay kolay Döküldükçe katran katran bir avuç gözyaşında Toprak mı alır yoksa kara mektup mu yaralar Islığında dövüşür soğuk taş duvarlar Hücren mi bu kadar sıcak Alnında hanımeli cakalı bir ilkbahar Görüşmecin var dediler sabahın sekizinde Yağız bir delikanlı henüz onsekizinde Karanlık görüş salonu can sıkar Tutar yakasını bir nefeste Sen de mi boğulursun koca bir denizde Bak hasret de karanlık Yarım kalmış bir mektup elinde Getir gardiyan kara haberleri Biraz daha dökülsün üstüme |