HEPSİ BU
içimdeki orkestra çalarken bir besteyi
namağlup bir gece doğurur gözlerim ayaz ihya olur çığlıklarım dan donar bir aksi trajedi ben unutulan anıların ıslığını ezberlerim yasaklar çiğnerim de son bulmaz gereksinmelerim sefil olur şiir dediğin günahlara kefil olur gel berime uzak durma öyle yol biten mürekkep şimdi sende avuçla ateşi güzelim yanmıyorsa elin bizdensin cümlelerim yorgun aklım durgun noktalar ne kadar da çok giriş,gelişme var ama sonuç yok ben ne zaman sevsem hüsran neticesi hüsran verdiğim sözleri unutun ben edilen lafları yutamayanlardanım gizem öyle kal elinden tutamam zira bana benzemiyorsun ah can yanıklar im ah ne çokta sızlıyor susturun artık şu içimde ki sesi beni geliştirin toysam beni eleştirin fazlaysam kesildim vede yenildim adı zulüm adı ölüm adı volüm adı kalp ağrısı zaman acımasız zaman duyarsız bilmem ki kaç ayrılığa çeker tetiğini hesapsız pare pare yekta ay sürgün çeşmi sıyah gök lal mı lal biraz ateş biraz duman hıçkırıklı yol almalarda ısırgan otu köprüsü vakitsiz kanamalarda hayatla vedalaşma manifostosu düş çemberi işte hepsi bu |