HÜCRE
Mevsimden zemheri gönül dergahında
Yürek kafeste elleri ayakları prangalı Koyulmuş puslu karanlık bir hücreye Vazgeçmiş bu dünyadan Ona şarkılar söyleyen rüzgarı dinlemekten Her gece birbirlerine aşık iki yıldızın kavuşmalarını izlemekten Sevdiğinden gelmeyen mektupları getiren turnaları beklemekten Yürek kafeste elleri ayakları prangalı Koyulmuş puslu karanlık bir hücreye Sadece anlamaya çalışıyor Her bakınca farklı anlam veren ama asla anlaşılamayan gözlerini Çorak gönül tarlasını nasılda birden aden bahçesine çevirdiğini Yıllardır akmayan sevgi şelalesini nasılda sele verdiğini Dünyanın bütün gülücüklerinin nasılda gamzende toplandığını Sadece düşünüyor hiçbir zaman kavrayamayacak olsa da …… |