Hiç
Tabip ne sorarsın benim derdimi
Gelip sol yanımı yokladın mı hiç Viran ederlerken gönül yurdunu İçinde bir güzel sakladın mı hiç Merhamet eyleyip öksüz başına Adını yazdın mı dilek taşına Nazar eyleyipte gözün kaşına Sevdayı gönlüne yükledin mi hiç Ben gibi başında estimi sazak Bahtına kurulup binlerce tuzak Yönünü kaybedip menzilden uzak Kayıp dan bir haber bekledin mi hiç Hasreti gömüp de zarfı pullara Cevap aradın mı çıkıp yollara Cismini sorarken varıp kullara Hasretine hasret ekledin mi hiç Kaç şehir dolaştın kaç köy kaç belde Vefa aradın mı gördüğün gülde Söyle tabib söyle ne kaldı elde Gönül yarasını akladın mı hiç Şahin’i |