Yâre Mektup
Geceye nokta bırakıyorum
Öyle hoyrat şarkılar dinlenir... Kızıl kumlara bürünürsem Sevdamı içip tükeneceğim. Geceye nağme bırakan Güvercinlerle gidiyor kalemim Derdimi alan gözlerini Mürekkep eyleyen ay şavkında Tellerimi öpüyorum Kırık kanatlı sazımın Hey gidi koca devran Zaman ne güzel senle Gidiyor işte dehlizlerim Bir mavi dumanı öpe öpe Ellerimi seviyorum Seni tutan ellerimi Dillerimi seviyorum Seni tışlayan dillerimi Gönül sazından düşen balım Sırma saçlı dağlarda mor menevşem Ağlama sevdam Gizli mabetlerde seni bekleyen Ahu ve misk ü amber kokulu Bir alem vaad ediyorum Şu tesbih tanesinde Rabbine dua eden Kış tutmuş taşlara Soğuk rüzgarlar vurarak Ellerini sabırla tutan Bedenim değil ! Yüreğimin resmidir. Gel koca küheylan Yarin mektubu elimde Vuslatın adresi bellidir Güle ah ile zar eyleme Onun da çektiği bellidir Maziye bakarak ağlama Atiyi görerek sevinme Gözlerim ânı yaşar senle Sevdan kalbimden içre Güllere aşk olsaydı Bülbüle feryat mı olurdu ? Şöyle yudum alsaydı Gelin gelin oy gelin Ne güzel elinden Derin derin nefesler çekerken Gece vakti ansızın düşerim Göz göz odalı evimizden Tüten şu dumanlar Oy kar beyaz teninde Huzur yağan Nur yüzlü meleğim Bıraktığın gibi yüzüm Ama bu değil zulüm Sevda nöbetindeyim Sana karşı Kalbine doğru Kan sıcak Taş duvar Salına salına .... Arzu halimi yazsam Sevda kokar Sevda senden doğar Bekletme yarınları diyorsun İkrar verdim ! Susuyorum şimdi |