Kardeşçe YaşayalımDurun, renk renk insanlar; yeniden tanışalım! . Savaşları bırakın, barışı konuşalım, Düşmanlığı unutun, sevgide buluşalım. Savaş, terörden uzak dünyayı biz kuralım, Barış dolu günlerde, beraber yaşayalım. Gelin gelin ey canlar, el ele tutuşalım! . Gelin gelin ey canlar, ayrımları aşalım! . Gelin gelin ey canlar, hoşgörüye koşalım! . Yaşanacak dünyayı hep beraber kuralım, Barış, huzur içinde, kardeşçe yaşayalım. Yüreklerden nefreti kurutalım, atalım, Dostluk türkülerine, yenileri katalım, Birbirlerini seven, can kardeşler olalım. Savaş terörden uzak dünyayı biz kuralım, Barış dolu günlerde, beraber yaşayalım. Gelin sessiz milyonlar, bitsin öfke ve çalım! Gelin sessiz milyonlar, ağzımızı açalım! . Gelin sessiz milyonlar, prangadan kaçalım! . Yaşanacak dünyayı hep beraber kuralım, Barış, huzur içinde, kardeşçe yaşayalım. Hayata tutunalım ümit ümit taşalım, Beş kıtada hepimiz mutluluğa koşalım, İnançla, azmederek, engelleri aşalım. Savaş, terörden uzak dünyayı biz kuralım, Barış dolu günlerde, beraber yaşayalım. Gelin bütün insanlar, bu kararda duralım! . Gelin bütün insanlar, ortak kafa yoralım! . Gelin bütün insanlar, yaraları saralım! . Yaşanacak dünyayı hep beraber kuralım, Barış, huzur içinde, kardeşçe yaşayalım. İnsan karanlık çağda, ruhsuzlaşıyor hızla, Ne ak-kara didişsin, ne çatışın çok-azla, Eşitiz, Hakk katında ne eksiğiz, ne fazla. Savaş, terörden uzak dünyayı biz kuralım, Barış dolu günlerde, beraber yaşayalım... Özcan İşler |
Mevlana öğrencileri ile gezinirken nehir kenarında birbirlerine öfke içinde bağıran bir aile görmüş. Öğrencilerine dönüp 'insanlar neden birbirlerine öfke ile bağırırlar?' diye sormuş.
Öğrencilerden biri 'çünkü sükûnetimizi kaybederiz' deyince Mevlana 'ama öfkelendiğimiz insan yanı başımızdayken neden bağırırız? O kişiye söylemek istediklerimizi daha alçak bir ses tonu ile de aktarabilecekken niye bağırırız?' diye tekrar sormuş.
Öğrencilerden ses çıkmayınca anlatmaya başlamış: 'İki insan birbirine öfkelendiği zaman, kalpleri birbirinden uzaklaşır. Bu uzak mesafeden birbirlerinin kalplerine seslerini duyurabilmek için bağırmak zorunda kalırlar. Ne kadar çok öfkelenirlerse, arada açılan mesafeyi kapatabilmek için o kadar çok bağırmaları gerekir.'
'Peki, iki insan birbirini sevdiğinde ne olur? Birbirlerine bağırmak yerine sakince konuşurlar, çünkü kalpleri birbirine yakındır, arada mesafe ya yoktur ya da çok azdır.
Peki, iki insan birbirini daha da fazla severse ne olur?
Artık konuşmazlar, sadece fısıldaşırlar çünkü kalpleri birbirlerine daha da yakınlaşmıştır. Artık bir süre sonra konuşmalarına bile gerek kalmaz, sadece birbirlerine bakmaları yeterli olur. İşte birbirini gerçek anlamda seven iki insanın yakınlığı böyle bir şeydir.'
Daha sonra Mevlana diğer öğrencilerine bakarak şöyle devam etmiş: 'Bu nedenle tartıştığınız zaman kalplerinizin arasına mesafe girmesine izin vermeyin. Aranıza mesafe koyacak sözcüklerden uzak durun. Aksi takdirde mesafenin arttığı öyle bir gün gelir ki, geriye dönüp birbirinize yakınlaşacak yolu bulamayabilirsiniz.
'Zerzevatçı bağırır, sarraf bağırmaz,
Eskici bağırır , antikacı bağırmaz,
Söyleyecek sözü, fikri değerli olan bağırmaz,
Bağıran düşünemez düşünmeyen kavga eder...'
Mevlâna
Yanlış Adresle Doğru Yere Gidilemez
Özcan İşler tarafından 7/24/2018 7:29:14 PM zamanında düzenlenmiştir.
Özcan İşler tarafından 7/24/2018 8:54:16 PM zamanında düzenlenmiştir.