KIRKPINAR EFSANESİ
Bin üç yüz kırk altı yılıydı zaman,
Osmanlı tahtında Orhan Gazi Han, “Ya Allah” sesiyle yıkıldı meydan, Bizans’ın üstüne cenge gidildi. Orhan Gazi oğlu Süleyman Paşa Öncü birlik olup geçince başa, Kırk askeri ile daldı ataşa, Hisarlarda düşman yere serildi. Samona’da mola verdi dönüşte, Cengâverler peşrev çekip güreşti, İki kardeş rakip oldu güreşte, Ne Ali yendi ne Selim yenildi. Ahıköy çayırı doldu ahali, Hıdrellez gününde Selim’le Ali, Gün boyu güreşti bitmedi hali Güreşe gece de devam edildi. İnat etti iki kardeş pehlivan, Böyle uzun güreş görmedi meydan, Biri ötekine vermedi aman, Galibi olmadan soluk kesildi. Ali ile Selim güreşte öldü, Hüzünlü yürekler şafağı böldü, İki pehlivan yan yana gömüldü, Ali ’siz, Selim ’siz yurda girildi. Dostlar yıllar sonra uğrar mezara, Rastlarlar mezarda gür bir pınara, Ahıköy’ün ismi kondu kenara, Yöreye Kırkpınar adı verildi. Sağırozan der ki, o günden beri, Kırkpınar’da güreş tutar Türk eri, Hak eden pehlivan takar kemeri, İşte pehlivanlar! Çayıra geldi. ………………........……….Şair: İsmail SAĞIR |
Hakikati halka neşret meliyiz
Tatlı bir muhabbet sabrı cemille
Hak ile gönülleri haşretmrliyiz
Bu güzel duygu'yu
Yazan kalemi
Ve değerli şairimizi
Tebrik ediyorum
Güzel çalışmalarınızın hakikat üzre devam etmesini dilerim
Selâm ve duâ ile