Kaldık yine kalem ile kelâma
Kaldık yine kalem ile kelâma...
Esti bir rüzgar dere boyundan hafif sıcak hafif serin, Heybetli çınarınmış şamatası bu seslerin Ufukta kızıl güneş, ısıtmaya namüsait bedeni, Bilmem kime deyivereyim şu gizli saklı kelimeleri Dereye baktım birden, el avuçtaki akıp gitmiş, Cılız bir yaprak; BEN ,bir iki taşa takılmış. Çoktu eşrafım bir zamanlar deyiverdim içimden, Son nefesini sigaranın salıverdim ciğerden Kaldık yine kalem kağıt, birkaç çizik lâkırdı, Eskinin delikanlısı, kel kör anılır şimdi adı. Yokluk dedim kendi kendime , sen nelere kadirsin, Varken yiyenler sildi seni, yokken kim bilsin. 27 Mayıs 2015 Hilmi Gençer |
Gönlüne sağlık...
.......................................... Saygı ve selamlar..