Fuzulen ( Vefasına Turp Sıktığım )Bir zamanlar gökyüzünün aylak, başıboş yıldızlarına benzemek istediğimi sana söylemiştim hani ya mecazında! Sonra bana bir çift yıldız göstermiştin, biz diyerek! Hangi dileği diledin de başıboş onca yıldızdan cismen, en kayganı oldun? Pek tabi, usulsüzce, fuzulen! Kalbim sancılanıyor mu ne Ne ara gittin bre? ah vefasına turp sıktığım diyesim geldi! Hemde bu kadar kısa zamanda ve de ışık hızının haz duyulmaz halinde! Şimdi gel, gör halimi diyeceğimi mi sandın yoksa? Yok daha neler anladım ki, sevgi babında o kadar da uzun boylu değil mişsin! Unutulduysam, unutacağım elbet fuzuli saymışsan beni , bir kez ömrüne değer önsözüm olmaya hakkın da yok kalbimin eser, o his hitabında! Bu saatten sonra başıma taç olacağını da kim söylemiş sol yanım, yerli yerinde kanıksar mı sandın sen tarafımdan, kayda geçmeyen, başıboş avare yıldızını? Nedense değer elden kaybolduğunda aranıp sorulur derler ya ben, artık o kanıda dahi hemde hiç değilim! Uzak dur, sadece ve sadece derim ki; Arama ne bir, nede bin-birinci kez, fuzulen! Kalbinin kalbim üzerinden sıyrılıp sahasından, gitmesini asla tahayyül edemezken ızdıraba gark edipte gittin! Bilesin ölürüm de yine bakmam yüzüne! Bu denli güvenimi sağlayıp, sağ gösterip sol evimden kroşeyi çaktın ya! |
Kalemin susmasın
__________________________________Selamlar