Çılgın Doğum Günü
aklıma geldi
bu gün doğum günüm çılgınım o yaşım bu yaşım dedim ki paylaşayım geçip gidecek nasılsa zaman güme de güm güm düme de düm düm savuşup gider bir güneş yüzümden sıcak yorgun denizin çırpınışları yudumlamış içmiş Ege denizi yaşamak nedir yaşayan kimdir bir soruysa eğer yaşamak yaşayanın diyerekten şu anı yaşayarak keyifli şincik çok pişekâr bir insan bu insan şiir de neymiş şair olmak ta ne belleğinde sıra sıra dolaşırlar kelimeler mısralar dansa kaldırır gibiler birbirlerini öğlen şekerlemesinde birazdan ne düşler ne umular yeni gelen yıldan at başından kederi sav başından derdi bilmem neyi hamurunda varsa iyilik mayası yaşamak bir an kadardır kimineyse bin asır bitmez çilesiyle bir başka kimine çadır önü bostan dan dini dastan biberler kıtırık alev desenli domatesler güzelliğine güzel bir bakış bağışlananların konu dağılmadan bir laf daha nasıl uçup gidecek diyorum yaşam yaşamın ötesinde berisinde düşünün daha neler var neler çadır üstü dal dal zeytinler gölgelerinde hem ılıklaşır şu ruh hem serinler düş kurma dalları dünyanın dalların serin daldaları bir dal örgülü kız saçı gibi ağlatmaktan yanakları morarmış Karacabey soğanları üşenmez insanın göz zevki ağız tadı çiri çöpü devşiripte üfleyipte duman duman kil tuğla toprak çömlek cıvıl cıvıl oynaşırlar birazdan damağı dolusu Ege dolaşır dili diline Ege’de şu zamanların dolusunca esiyor denizinden bir İzmir türküsü zahir kekiği gibi buraların sızlatıyor burunları saz vurulur ırlanır bir türkü dil söyler anlatılır bir bir sevdalar dertler vurulur yüke savrulur yellerle erişmektir niyetlerine varıp giderler bir yerlere bir coşku bir düşünce olmalı her gün adını koymaksa yaşamın özledikse insan gibi yaşamayı yaşamanın yolları işte bu o yana bükülse de yollar bu yana bükülse de yollar olmalı ki şol dilekler kötü gide iyi gele 14 AĞUSTOS 1995 ÇAKMAKLI-İZMİR |