Rosalinda
Loş filizlenen kiraz çiçekleri
Şan şöhret verdiler ilk bahara Ve baharın son deminde Sessizce mevsim dönerken Yeniden yeşermeye başlayınca mehtap Erimek vardı kızıl dudakların alevinde Mavinin çıplaklığında alev alev yanarken Hür olmak vardı Gümüşe çalan martılar gibi Deniz köpürürken bembeyaz Ceviz ağacında şarap olgunlaşırken Şimdi özgür olmak vardı... O kentin altın kumsalında Yıldızlar gamsız parlıyor Ya sen ıslak bakışlım Yine keder çökmüş O mavi gözlerinin kanatlarına Yakamozların loş ışığında Dinmiyor martıların hoyrat gürültüsü Deniz coşuyor Sessizliği yutan melodiler Sessizliğimi anlık örtüyor Dün gece gibi bu gece de Bu gece Üstümüzde meltem Elimde bir kalem Mavi hikayeler çiziyorum Kekik kokan yosunlara Seni yazıyorum dağlara Dağların mor saçlarına Seni çiziyorum melteme Ey şiir bakışlım Mavi gözlerinde Doğuyorum küllerimden Seni çizip yelkenlerime Uzun sefere çıkıyorum Açılıyorum ufuksuz denizlere Ilık poyraz esiyorken ensemde Bin bir gam başımda Mazi yaşadığım günler Heder oldu ömrüm Özlem içinde güneşine Gözlerim kamaşıyor yansımanda Baharın son deminde ölümü özlüyorum Boğulmak kaderim loş gürleyen mavide Özledikçe gözlerimde deniz gibisin Yavaşça boğulurken şarap kadehinde Git gide uzaklaşıyorsun maziye doğru Git gide uzaklaşırken hatıralarımla Aklımda fikrimde sen mavi gözlü kadın Kekik kokusunu çekerken loş nefesime Ege denizi karşımda sen yanı başımda Rosalinda… Suskun// |