susarım..Şiirin hikayesini görmek için tıklayın sen,
geldin ve dokundun yüreğime. işgal ettin ve yer buldun. 8 ben, unuttum sonunu sana anlatacağım masalın. sen, sarmaşık istedin bahçemden ben, dolaştım içime. (...) Su-sa-rım.. Eksik ve sırılsıklam Bir ağıtın sessizliğiyle Sana ki Bana sunduğun yaz meyvelerine Gelmesin hazan/ Değmesin güz. Su-sa-rım.. Zılgıt düşerken yaralarına Bir merhem Bir gölge Bir dua ile susarım Sen ki Dokunma! Papatyalardan ve nice Bensiz günden ırak tenine. Hangi dokunuş sana zarar? Göğsündeki nura Ayetler indirmek için Çöle ve kuma dokundum, Kavruldum! Nasılda katili oldum kendimin, Bir eyvah kadar mahcubiyet yaşıyorum B-akma sen. Bakma, sesim düşer/eksilir Sensiz ve sessiz odalarda ki Göğüs uçlarımda bir martı Ha uçtu ha uçacak… Bakma sen, Bir martı çığlığı nefesime dokunur. Sen ki çocuk, Sen ki ana, Sen ki sevdiğim/kadın, Kadınım. Sana/sadece sana Su-sa-rım… (…) |
Önce
İlk tuttuğu, tutunduğu yerden
Başlıyor insan susmaya
Unutmaya unutulmaya
Sonra yenileri ekleniyor
Susmalara, gitmelere
Hergün giderek büyüyor
Aralık bırakılan mesafe
Büyüyor, çoğalıyor serzenişler
Belki gidenle gidilmiyor
Ama bir defa bıraktı mı insan
Tutunduğu dalı
Artık iflah olmayan
Yüreğin uçurumu deşildikçe
Derinlere indikće
Çoğalan
Kuytular, sessizlikler, beklemeler
Çoğalarak aksa ırmak sularının
Yıkacak bendleri olmadıkça
Susmak ....
Sevgimle.