EY AŞK!
EY AŞK!
Seni nasıl tarif etsem bilmem ki, Kördüğüm kadar zor, Ateş misali kor, Dağ bir karış, Deniz bir yudum, Sevgi içimde okyanus, Düşlerim çöl sıcağı, Bir martı gibi uçuyorum maviliklere. Alevde eriyen mumlar misali Göçüyorum!... Hayat otağım, ömrüm göçegi, Aşk, bile bile yere çakılmak belki , Rüyâ kadar gizemli, hayat kadar değerli. Ömrüm sana yazılmış bir roman, Başı sensin aşk! Sonu sen! Ah! nasıl yandım bir bilsen? Bir kelebek misali uçuyorum maviliklere. Avuçlarındayım işte! İster sık öldür ,ister yaşat beni. Ölü deniz kadar suskun, Fırtına kadar gürültülü, Sendeyim , seferdeyim, dikendeyim ,güldeyim, EY AŞK! Çöle düşmüş yağmur gibi ıslat beni. Kumlara batan topuklarım yansın sıcaklığından, İklim iklim sar beni , Dudum yudum içeyim senden , Katre katre büyüt beni. Damarımda dolaşan kanım ol. Ömrüme çınar, Nefesime dalga ol, Kaderime söz, Makberime toprak ol! EY AŞK! ZEHRA YÜCEL(28.4.2018) |